Altı bölümlük torba yasanın beşinci bölümü üzerindeki görüşmeler devam ederken, muhalefet ile AK Parti’nin Meclis’in 1 Ekim’e kadar tatile görmesi konusunda anlaşması ve torba yasanın sonbahara bırakılması üzerine yazılı bir basın açıklaması yaparak sert tepki gösteren Demokratik Sendikalar Konfederasyonu (DESK) ve Din Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi Şenocak, Soma faciasının ardından yeraltında çalışan maden işçileri ve taşeron sistemi ile ilgili iyileştirmeye yönelik düzenlemeleri yaparak yasallaştırmak üzere hazırlanan ve alt komisyona, daha sonra da Meclis Genel Kurulu’na getirilen torba yasa endişe ve merak içinde beklenirken, yasanın Meclis tatilinden sonraya bırakılması esef vericidir, dedi.

Şenocak açıklamasında şunları söyledi: “Sadece yeraltında çalışanları değil, kamu da çalışan tüm işçi ve memurları, esnafı yakından ilgilendiren torba yasa, gün geçtikçe çeşitli düzenlemelerle şişirilen bir düzenleme halini aldı. Özellikle yer altı işçileri ile diğer çalışanların merakla beklediği torba yasa görüşmelerinde bugüne kadar 120 madde geçti. AK Parti ile muhalefet anlaşarak torba yasayı meclis tatilinden sonrasına bıraktı. Torba yasanın çıkmasını dört gözle bekleyen tüm vatandaşlar adeta aldatıldı. Hükümet yetkililerinin daha önceki açıklamaları, torba yasanın Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce çıkarılacağı yönündeydi.

Halen Meclis Genel Kurulu’nda bekleyen torba yasa tasarısı merak ve endişe içinde bekleniyor. Çünkü tasarıda Soma’da ölenlerin durumları ile ilgili düzenleme var. Ayrıca taşeron sistemiyle ilgili düzenlemeler, kamu da çalışan taşeron işçileri ve patronları yakından ilgilendiriyor. Memur disiplin işlemlerinin yanı sıra, görevden alınan memurlar, 4-C’lilere kadro verilmesi, 2005 yılından sonra göreve başlayanlara 1 derece verilmesi, emeklilikteki 30 yıl sınırının kaldırılması, akademik zam, ek gösterge ve ek ödemelerde yapılacak düzenleme gibi pek çok konular bekliyor. Diyanet İşleri Başkanlığı’nda çalışan İmam-Hatip, Müezzin-Kayyım ve Fahri Kur’an Kursu Öğreticilerinin kadro beklentileri de bu meraklı bekleyişin içindedir.

Torba Yasa tasarısının sonbahara bırakılmasını kabul edemeyiz. Tüm çalışanlar, bunların aileleri merak ve endişe içinde bu yasa tasarını bekliyorlar. Hükümet’e düşen bu konuda samimi davranmak, sosyal ve hukuk devleti anlayışı içinde davranarak insanların umutlarıyla oynamamaktır. Bu yasa tasarısı hakkında pek çok iddia gündeme gelmekle birlikte, DESK ve Din Bir-Sen olarak bunlara inanmak istemiyoruz. Biz, Hükümet’i baba gibi görüyoruz. Çaresizlerin çaresi, umutsuzların umudu, ailelerin gözyaşlarını silen ve endişelerini gideren bir Hükümet olarak görüyoruz. Bu çerçevede Hükümet’i, sadece bizim gibi düşünenleri değil, tüm toplumu kucaklayan, sevindiren ve umut yeşerten bir uygulama içerisinde görmek istiyoruz. Torba yasa’nın, tüm kesimlere adil, hakkaniyetli, eşit ve hukuki kazanımları sağlayacak, tüm kesimlerin beklentilerine cevap verecek şekilde karşımıza biran önce çıkmasını istiyoruz. Beklentiler bu yöndedir. Sayın Başbakan’ın bu konuda hassas davranmasını ve tüm kesinlerin mağduriyetlerini giderecek şekilde bir düzenlemenin meclis tatilinden önce yasallaşması için emir vermesini bekliyoruz.”