Din-Bir-Sen Diyarbakır İl Başkanı Mevlüt Yıldız, Mekke’nin fethiyle ilgili yanlış bilinen önemli bir konuyu gündeme getirerek Başta Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bu konuda duyarlı olması gerektiğini ve kamuoyunca yanlış bilinen fetih tarihinin düzelmesi gerektiğine dikkat çekti.
Yıldız, yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Mekke’nin fethi halk arasında 01 Ocak 630 yılı olarak bilinse de bu Mekke’nin fethi değil, Mekke’nin fethi için Medine’den Mekke’ye hareket tarihidir. Mekke’nin fetih tarihi hicretin 8. Yılına denk gelir. Hicri 20 Ramazan, yani 11 Ocak 630’dur.
İslam Peygamberi Hz. Muhammed Mekke'ye haber göndererek öldürülenlerin kan bedellerinin ödenmesini veya Beni Bekir kabilesiyle olan ittifakın sonlandırılmasını, aksi halde Hudeybiye Antlaşması'nın bozulmuş sayılacağını ve savaşa mecbur kalacaklarını bildirdi. Mekkeliler, teklifleri reddettiler ve harbe hazırlanacaklarını bildirdiler. İslam Peygamberi Hz. Muhammed, Hicret'in 8. yılı, ramazanın 10. pazartesi günü 10 bin kişilik bir ordu ile Medine'den çıktı (1 Ocak 630) 20 Ramazan'da (11 Ocak 630)Peygamber efendimiz aleyhisselatu vesselem ordusunu 4 kola ayırdı ve ordusuna şu emri verdi:"Size karşı konulmadıkça, size saldırılmadıkça, hiç kimseyle çarpışmaya girmeyeceksiniz, hiç kimseyi öldürmeyeceksiniz." Peygamber Efendimiz hareket emri verdi ve Fetih Suresi'ni okuyarak Mekke'ye girdi. 3 kol herhangi bir direnişle karşılaşmazken Halid bin Velid'in komutasındaki 4. kol, İkrime bin Ebu Cehil önderliğindeki küçük bir saldırıyı geri püskürttü.Hz. Muhammed (s.a.v.) Mekke'ye girer girmez genel af ilan edildiğini bildirdi ve Ebu Süfyan'a bildirdiği şekilde, kimseye dokunulmayacağını ilan etti. Ardından içerisinde 360 put bulunan Kâbe'ye yöneldi. İsra Suresi'nin 81. Ayeti olan “De ki: Hak geldi batıl yok oldu. Şüphesiz batıl yok olmaya mahkumdur.” Suresini okuyarak putları birer birer devirdi. Daha sonra da beraberindeki Müslümanlarla Kabe'yi tavaf etti. Fetihten hemen sonra Peygamber efendimiz (s.a.v.) Kâbe'de ilk hutbesini verdi. Mekkelilerin şüphelerini de gidermek adına hutbesinde bütün insanlara ders niteliğindeki şu sözlere de yer verdi: "Benim halimle sizin haliniz, Yusuf'un kardeşlerine dediğinin tıpkısı olacaktır. Yusuf'un kardeşlerine dediği gibi ben de diyorum: “Size bugün hiçbir başa kakma ve ayıplama yok. Allah, sizi bağışlasın. O, merhamet edenlerin en merhametlisidir.” (Yusuf Suresi 92). 'Gidiniz; sizler serbestsiniz."
Günümüzde bazı kimselerin çıkıp İslam adına yanlış konuştuğunu, yanlış fikir ve düşüncelerin İslam’da hurafelere ve Müslümanlar arasında ayrışmaya neden olduğunu söyleyen Yıldız, sözlerine şöyle devam etti: “İslamı öğrenmek isteyenler Hz. Peygamber’in hayatını ve Mekke’nin fethini inceleyerek ders alsınlar.”
Yılbaşı gecesinde Reine katliamıyla ilgili görüşlerini de aktaran Mevlüt Yıldız, Yüce Allah celle ve celalüh, “Bir insanı öldüren bütün insanlığı öldürmüş, bir insanı dirilten sanki bütün insanlığı diriltmiş gibidir” buyurmaktadır. İstanbul’da yaşanan olayı şiddetle kınıyorum. İnsanlığa yönelik bir saldırıdır. Vahşettir, katliamdır. Din de böyle katliamlar yoktur. İslam dini ile terörü aynı kefeye koymak yanlıştır. İslam dini kardeşlik ve hoşgörü dinidir. Diyanet İşleri Başkanımız Sayın Mehmet Görmez bu katliamla ilgili görüşlerini açıkladı. Bizde bu görüşlere katılıyoruz. Bu tür terör olaylarını tasvip etmemiz mümkün değildir. Nereden ve kimden gelirse gelsin, adı ne olursa olsun terörü kınıyor ve terörü finanse eden ve kullananların kirli emellerine ulaşamayacaklarını bir kez daha ifade etmek istiyorum.”
Mevlüt YILDIZ
Din-Bir-Sen Diyarbakır İl Başkanı
