Barışın Sağlanması İçin İslam Birliği Kurulmalıdır.

Etrafımız ateş çemberi!

İslam coğrafyasında bu ateş yanarken içimiz yanıyor. Müslümanların gözyaşları dinmediği için başka bir gündemi burada değerlendirmeye içim elvermedi. İslam coğrafyasında dökülen kan birlik ve beraberliğimize zarar veriyor.

Suriye ve Irak’ta meydana gelen olaylar barışa ve İslam kardeşliğimize zarar veriyor. Coğrafyamızda emperyalist güçlerin İslam kardeşliğini bozmaya yönelik oyunları hız kazandı. Bunun nedeni bölgedeki petrolün yönetimidir. IŞİD denen terör örgütünü besleyen emperyalist güçler Musul’u kana bulamış, din kardeşliği bulunan insanların kanının akmasına neden olmuştur. Suriye ve Irak’ta meydana gelen bu krizin sonu Müslümanlar için çok acı olacaktır.. Bu çatışmalar bölgemizin güvenliğini tehdit ederken, aynı zamanda bölgede bir mezhep çatışması çıkarılmak istendiğinin görülmesi gerekiyor. Bu kaostan sadece emperyalist güçler kârlı çıkar. Bölgede şiddeti körükleyen açıklamaların yanı sıra cihat ilan edilmesi de bu planın bir parçasıdır. İslam âlimlerine ait türbeler tahrip ediliyor, dinimizce asla kabul edilmeyen olaylar yaşanıyor. İnsan kafasını kesmek, kesik kafalarla top oynamak dinimizde yoktur. Bunları internet üzerinden dünyaya yaymak asla kabul edilemez. Bu vahşet görüntüleri İslam âleminin birliğine ve kutsal dinimize zarar veriyor. Bu vahşet görüntüleri dünyada İslamofobi oluşturuyor.

İslam devletleri; kardeşliği, barışı ve birliği bozmaya yönelik bu eylemlere karşı uyanık olmalı ve bu oyunlara gelmemelidir. İslam coğrafyasında Alevi ve Sünni vatandaşlar arasında ilelebet sürecek bir düşmanlığın tohumları atılmak üzeredir. Buna dur denilmesi gerekiyor. Bu olaylardan Müslüman kimliği zarar görür. Coğrafyamızın temiz topraklarına kan bulaşmasına engel olmalıyız. Mezhep çatışması yarar değil zarar verir. Kur’an ve sünnet anlayışıyla hareket etmek; İslam coğrafyasında yaşayan bütün insanların canı, malı, ırzı ile güvende olduğunu, dinen dokunulmazlık zırhının altında olduğunun anlaşılması demektir. Aksi halde bölgemizde dinen kabul edilmesi imkânsız bir cürüm işlenmiş olacaktır.

Bu coğrafyada yaşayan bütün insanlar, hangi etnik kökene ait olursa olsun zenginliğimizdir. Kültürümüzün rengidir. Bu toplum, bugüne kadar bu renkli kimliğiyle var olmuştur. Ehl-i Beyt ve Ehl-i Sünnet düşüncesi birbirine düşman olamaz. İki düşüncenin kökleri birbiriyle kardeştir. İnancından dolayı kimse yadırganamaz, dışlanamaz ve öldürülemez. Bu nedenle fitne çıkaran, cürüm işlemek isteyen ve bunu İslam dini adına yaptığını ilan edenlerin durdurulması zorunludur.

Yüce Allah (c.c)’ın buyurmadığı, Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in katiyetle karşı çıktığı cürümlerin İslam dini adına yapıldığının ilan edilmesi dinen de vicdanen de asla kabul edilemeyeceği gibi, bir kişinin, grubun ya da topluluğun dinden çıkarılması da kabul edilemez. Buna hiç kimsenin hakkı ve yetkisi yoktur.  Buradaki asıl amaç fesat çıkarmak ve İslam birliğini, kardeşliğini, barış ve huzur ortamını bozmaktır.

Amerika, İsrail, İngiltere, Fransa gibi emperyalist devletlerin İslam coğrafyasında oynadığı bu oyun son derece tehlikelidir. Mezhep savaşı çıkarmak isteyen batılı güçler, Şii, Sünni ve Kürt devleti kurdurarak Irak’ı bölmek, böylece petrol yataklarını kendi şirketleri aracılığıyla daha kolay yönetmek istiyorlar. Bölgedeki mezhep savaşı ile Türkiye’nin doğusunu bölüp parçalamak niyeti vardır. 

Bugün, İslam âleminin içinde bulunduğu çıkmazda ateşi körükleyen bazı fetvaların kabul edilmesi mümkün değildir. İslam âlemine düşen dini, ahlaki ve vicdani görev barışı temin edecek açıklamalarda bulunmaktadır.

Bölgede akan kanı ancak İslam Birliği’nin durdurabileceğine inanıyorum. Bu yönde çalışmalar yapılmalı ve İslam coğrafyasındaki fitne yok edilmelidir. Ancak bu şekilde yüzümüz güler, İslam toplumundaki gözyaşı bu şekilde diner, İslam devletleri bu şekilde kalkınabilir. Bunu ciddi olarak ele alıp düşünmeliyiz.

yazarın diğer yazıları
Diyanet-Sen, Toplu Sözleşmede hangi sorunları çözdü?
28-08-2015 tarihinde eklendi
Paralel yapı konusunda dikkat edilmelidir!
04-05-2015 tarihinde eklendi
Barışın Sağlanması İçin İslam Birliği Kurulmalıdır.
19-08-2014 tarihinde eklendi
Âlem-i İslam’a Mektup!
06-08-2014 tarihinde eklendi
Kadir Gecesi âlem-i İslam’a Huzur Getirsin.
01-08-2014 tarihinde eklendi
Katliama seyirci kalamayız
16-07-2014 tarihinde eklendi
‘Camiye koşalım, Kuran’la buluşalım.’
08-07-2014 tarihinde eklendi
“ALLAH, BU MİLLETE BİR DAHA İSTİKLAL MARŞI YAZDIRMASIN.”
08-07-2014 tarihinde eklendi
29 MAYIS 1453 FETİH ŞUURU VE NAMAZ
08-07-2014 tarihinde eklendi
AYAĞA KALK OSMANLI! İSLAM COĞRAFYASI YENİDEN SENİ BEKLİYOR…
08-07-2014 tarihinde eklendi
Menü
 
Ana Sayfa
Foto Galeri
Video Galeri
İletişim
Bize Ulaşın
0312 232 70 20
[email protected]
Din-Bir-Sen | Özerk Diyanet Vakıf Çalışanları Birliği Sendikası

Gazi Mustafa Kemal Bulvarı (GMK Bulvarı) No:39 / 20-21
Maltepe Çankaya / Ankara
Tel :+90 312 232 70 20
Fax :+90 312 232 70 21
Gsm:+90 530 505 63 36

[email protected]

 

Vergi Dairesi : Mithatpaşa V.D.        Vergi Numarası : 879 062 1718
IBAN NO : TR56 0001 0004 7152 5286 9150 01


 

© 2012 Tüm Hakları Saklıdır
Tasarım & Yazılım :
Networkbil.net