Din-Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi Şenocak hükümetin yürüttüğü 'Demokratik Açılım' çalışmalarını desteklediğini belirtilerek, yapılacak çalışmalarda din unsurunun gözardı edilmemesi gerektiğini vurguladı. 

Demokratik açılımla ilgili Din-Bir-Sen’in görüşlerini tartışmaların odağı Diyarbakır’da açıklayan Din-Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi Şenocak düzenlenen kahvaltılı basın toplantısında, on yıllardan beridir devam eden sorunların adil, demokratik, barışçı çözümü için atılan adımları desteklediklerini belirtti.

Sorunların çözümünde dinin etkisinin göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayan Şenocak, “Sayın Başbakanımızın 4.Din Şurası’nda da söylediği gibi dinin toplumsal problemleri çözmede oynayabileceği sosyal rolü görmezden gelmek son derece yanlıştır. Ülkemizi gerçek huzura, barışa ve kardeşliğe götürecek adil unsurlardan biri de dindir, din âlimleridir, din görevlileridir… Dolayısıyla din görevlileri kadar halkın içine giren, onlarla birlikte hareket eden, acı ve tatlı hatıralarını paylaşan başka bir kesim yoktur. On yıllardır annelerimizi ağlatan bu sorun, din âlimlerimizin, ilahiyatçıların, fikir insanlarının, kanaat önderlerinin fikir ve görüşlerinden yararlanılarak çözüme kavuşturulabilir” dedi. 

Sorunun çözümü için dini eserlerin her dilde basılması gerektiğini söyleyen Şenocak, toplumda oluşan mutabakatın yayılması için öncellikli olarak Kuran’ı Kerim, ilmihal ve temel İslam eserlerinin her dilde basımının yapılmasını ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın din görevlileri atamasını yaparken bölgenin demografik ve kültürel özelliklerini dikkate alarak görevlendirme yapması gerektiğini ifade etti.

Bireysel hak ve özgürlüklerin herkes için Avrupa Birliği standartlarına yükseltilmesi gerektiğini kaydeden Şenocak sözlerini şöyle sürdürdü: “Önce inanç ve inancını inandığı gibi yaşamak hak ve özgürlüğü sağlanmalı, Sünni Müslümanlara sağlanan kamu desteği ve yardımı Alevi-Bektaşi ve Şii-Caferi ve diğer Müslümanlara da sağlanmalı, inancının gereğince giyinmek isteyenlerin üzerindeki her türlü baskı kaldırılmalı, başını ve bedenini inandığı gibi örtmek isteyenlerin okumak ve çalışmak hakları engellenmemeli, inancını yaşamak özgürlüğünün önündeki engeller kaldırılmalı, farklı dil ve kültürler üzerindeki baskı kaldırılmalı.”

“Yeterlilik sınavı kameralı bir ortamda yapılmalı”

İmamlar için yapılan yeterlilik sınavında usulsüzlük yapıldığı iddialarına değinen Şenocak, bu tür iddiaların son bulması için mülakatların kameralı bir ortamda yapılması gerektiğini belirterek, ayrıca bu tür sınavların büyükşehirlerde yapılmasını istedi. 
 

4/b’lilere tayin hakkı verilmesi gerektiğini de ifade eden Şenocak, bazı taleplerini şöyle dile getirdi: “Hac sınavlarına girme hakkı ve Yaz Kur’an Kursları’nda ücretlerin verilmesi, kurumlararası geçişlerde kontenjanların arttırılması, Hac da olduğu gibi Umreye de sınavla gönderilmesi sağlanmalıdır.”