Teşkilat çalışmalarına hız kesmeden devam eden Din-Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi ŞENOCAK, DESK Genel Başkan Yardımcısı Talip SAÇMAÖZÜ, Din-Bir-Sen Genel Sekreteri Süleyman ÇALIŞKAN, İstanbul Şube Başkanları ve Din-Bir-Sen İstanbul İlçe Başkanları ile beraber, İstanbul Genişletilmiş İl Başkanları toplantısına katılarak bura da bir konuşma yaptı. ŞENOCAK, konuşmasında birçok konuya değinerek, özellikle kürsü dokunulmazlığı ve buna bağlı olarak “Hutbe yazma ve okuma, Vaaz hazırlama ve sunma” yarışması hakkında detaylı bilgi verdi.
Desk ve Din-Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi ŞENOCAK konuşmasında, bizler herkesin düşünmesi gereken düşünceleri anlatmaya çalışıyoruz. “Nerde kaldınız” bizler böyle bir sendika anlayışını özlemiştik diyen topluluklarla beraber oluyoruz, dedi. ŞENOCAK, bizler olması gereken örnek sendikacılığın, şuandaki tek temsilcisiyiz, dedi. Bu vesile ile sizleri, bütün illerde gayret sarf eden kardeşlerimizi, arkadaşlarımızı tebrik ediyorum. Bu uzun soluklu bir yol ve biz bu yolda hizmete talip gönül erleriyiz, dedi. ŞENOCAK, bu vesile ile Din Görevlileri ve Camiler Haftası münasebeti ile, bütün kardeşlerimin ve arkadaşlarımın gününü kutluyorum, Rabbim hayırlı hizmetler yapmayı, gönül insanları yetiştirmeyi ve küçük çocuklardan başlayıp, ölüm döşeğinde olan insanlara en güzel ve en hayırlı hizmetler sunmayı nasip etsin, dedi.
Desk ve Din-Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi ŞENOCAK, sözlerine şöyle devam etti; Din-Bir-Sen diğer bir anlatımla proje ve hizmet üreten bir sendikadır. Bizler eksik ve aksayan yönlerin giderilmesi noktasında gecemizi gündüzümüze katarak çalışan ve bu konuda gözle görülür ciddi manada çalışmaları olan gönül erleriyiz, dedi.
ŞENOCAK, Genel İdari Hizmetlere ekonomik sıkıntıları, problemleri, ödenmeyen yan ödemeleri ve verilmeyen bedellerin çözümü konusunda mücadeleyi her platformda veriyoruz ve vermeye de devam edeceğiz, verilmeyenleri ve eksik kalan yönleri düzeltme noktasında gayret sarf ediyoruz, dedi.
Desk ve Din-Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi ŞENOCAK, konuşmasına şöyle devam etti; Her fırsatta üzerinde durduğumuz ve 28 Şubat kararları ile gelen ve bütün Din Görevlilerine dikta edilen merkezi sistem vaaz, Din Görevlisi kardeşlerimizi “namaz kıldırma memuru” haline getirdi, dedi. Hal böyle olunca, yıllardır uygulanmakta olan merkezi vaaz ve merkezden gönderilen hutbeler, din görevlilerimizi araştırma ve kendisini yenilemekten alıkoymuştur. Bu uygulamaya başlangıçta karşı çıkan görevlilerimiz, zamanla bu kolaylığa alışmış ve teslim olmuştur. Yeni yapılanmayla birlikte, din görevlileri sahaya inmeli, kürsü ve minber hazırlıklarını kendileri yapmalı, kendileri sunmalı dedi. ŞENOCAK, merkezi vaaz sistemini kaldıralım; Fakat kabloları tamamen kesip atalım demiyorum, becerisi, kabiliyeti olan arkadaşlarımız o özgürlüğü kendine alsın, kendini yetiştirsin, bu konuda hazırlık yapsın ve bir sonraki vaaz ve hutbe için heyecan duysun, dedi.
ŞENOCAK, nasıl ki milletin temsilcileri milletin meclisinde milletin kürsüsünde milletin meselelerini özgürce konuşabiliyorsa, dinimizin temsilcileri ve peygamberimizin varisleri olan Din görevlileri ve vaizlerimiz de efendimizin kürsüsünde milletimize dini gerçekleri ezmeden, bükmeden özgürce anlatabilmelidir, dedi. ŞENOCAK, eğitimlerini Kur’an ve Sünneti anlatmak üzere alan ve bu konuda birçok sınavdan geçen görevlilerimiz, dini konularda bildikleri doğruları cemaatine ve milletimize anlatamadıklarında hem kendilerini vebalde hissetmekte hem de cemaat tarafından küçümsenmektedirler, dedi. DESK ve Din-Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi ŞENOCAK sözlerine şöyle devam etti; Din görevlileri ve vaizlere, aslî kaynaklara sadık kalmak kaydıyla, yaptıkları vaaz ve konuşmalar konusunda Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kendilerine sahip çıkacağına dair güven ve destek verilmelidir. Diyanet İşleri Başkanımızın bu konuda gayretlerini görmekteyiz. Kendisine bütün camia adına teşekkür ediyoruz. Böylece din görevlisi kardeşlerimiz cesaretlerini toplayıp kendilerini yenileyecek; önder imam vasfıyla toplumun önünde yerini alacak, milleti ile devletini yeniden bütünleştirecektir, dedi.
DESK ve Din-Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi ŞENOCAK, yine güzel bir çalışma ile Din-Bir-Sen ve Mim-Der işbirliği ile, din görevlilerimizin saklı kalan, ya da imkânsızlık neticesinde kendilerini ifade edemedikleri vaaz ve hutbe konusunda; kendilerine güzel bir fırsat sunan Sendikamız “Hutbe yazma ve okuma, Vaaz hazırlama ve sunma” yarışması düzenlemektedir.” Merkezi Vaaz Sisteminin kaldırılması Din görevlilerine kürsü dokunulmazlığının getirilmesi için atılan adımların ardından böyle bir yarışmanın Din Görevlileri için bir fırsat olduğunu ifade eden ŞENOCAK, “sizler her şeyin en güzeline layıksınız. Bu eserlerin de en güzelini siz yazarsınız “sloganı ile tüm Din Görevlilerimizi, bu yarışma vesilesiyle kendilerini geliştirip kaynağından daha sağlıklı ve doğru bilgiler ile donanımlarını sağlayarak ve yeteneklerini ortaya koyabilecekleri güzel bir zemin olduğunu ifade etti. ŞENOCAK, bu vesile ile Din Görevlileri cemaatiyle bütünleşip, hutbe ve vaaz konusunda çok daha donanımlı ve verimli olacaklardır, dedi. ŞENOCAK, bu yarışmanın sonunda elimizde olan bu çalışmaları kitap haline getirip sizin hizmetinize sunacağız, dedi. ŞENOCAK, Din-Bir-Sen’in her zaman din görevlilerinin yanında olacağını ifade ederek, “Sendikal misyonumuz kardeşlik çerçevesinde kırmadan, dağıtmadan, farklılıklarımızı üstünlük meselesi yapmadan hizmete dönüştürmek ve din görevlilerinin toplumsal misyonundaki önderlik vasfını ön plana çıkarmaktır” dedi. ŞENOCAK, sözlerini şöyle tamamladı; Din Görevlileri ve Camiler Haftası, ülkemiz, milletimiz ve değerli meslektaşlarımız için hayırlı ve başarılı hizmetlere vesile olmasını Cenab-ı Haktan niyaz ediyorum, dedi.
