İNŞALLAH HAYIRLI OLUR!

Halk arasında “ Toplu Sözleşme Yasası” olarak bilinen “ Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair 6289 sayılı Kanun” TBMM’ de görüşülerek kabul edildi.

Yapılan Kanuni düzenlemeyle Memura Toplu Sözleşme hakkı verilmiş oldu ve En çok üyeye sahip Konfederasyonun beceriksizliği nedeniyle Memurun sene başından beri bin bir umutla beklediği zam konusunda sona yaklaşılmış oldu.

Kanunun çıkış sürecinde üye sayısı az olan sendikalara yönelik baskı aracı olarak kullanılmaya çalışılan sendikal baraj ve ağalık tartışlaşmaları yasal düzenleme ile son bulmuştur.

DESK olarak daha önce hazırladığımız ve 550 milletvekiline sunduğumuz görüşlerimize yer verilmemiş olması aylarca beklenen bu yasanın Ölü olarak hayata başlamasına işarettir.

Peki, Bu yasa Memura ne getirdi;

  • 4688 sayılı Kanunun adı; “Kamu Görevlileri Sendikaları Ve Toplu Sözleşme Kanunu” olarak değiştirilmiştir.
  • Kamu kurum ve kuruluşlarında işçi statüsü dışındaki kadro ve pozisyonlarda görev yapan herkes kamu görevlisi sayılacaktır.
  • Aday ya da deneme süresinde olan memurlar da sendikalara üye olabilecek.
  • 100 ve daha fazla kamu görevlisinin çalıştığı işyerlerinin en üst amirleri ile yardımcıları ve kamu kurum ve kuruluşlarının güvenlik görevlileri sendikalara üye olabilecek.
  • Toplu Sözleşme primi, Toplu Sözleşme ikramiyesi adını alacak.
  • Sendika kurucusu olmak için en az 2 yıl kamu görevlisi olma şartı kaldırıldı.
  • Sendika ve Konfederasyonlar isteğe bağlı organlar kurabilecekler ve Genel Kurul hariç olmak üzere zorunlu organların yetkilerini devredebilecekler.
  • Sendika şubeleri, üye sayısı bini aşan sendikalar ve konfederasyonlar genel kurullarını delegelerle yapabilecekler.
  • Olağan Genel Kurulların süresi azami dört yıla çıkarıldı.
  • Sendika ve Konfederasyonlar faaliyet, denetleme raporları ile bütçe önerilerini delegelerine yazılı veya elektronik ortamda gönderebilecek ve internet sitesinden ilan edecekler.
  • Şube açma ve şube olma şartlarını kaybeden şubeleri kapatma konusunda yönetim kurulları yetkilendirilebilecek.
  • Sendika ve Konfederasyonlar yetkili merciler ve mahkemelerce düzeltilmesi istenen tüzük hükümlerinin değiştirilmesi konusunda yönetim kuruluna yetki verilebilecek.
  • Sendika ve Konfederasyonlar doğal afet durumlarında kamuya yararlı dernekler ile vergi muafiyeti tanınan vakıflar aracılığıyla da ayni ve nakdi yardım yapabilecek.
  • Sendika ve Konfederasyonlar afete uğrayan bölgelerde konut ve sağlık tesisi kurabilecekler.
  • Şube, Sendika ve Konfederasyon yönetim kurulu üyeliklerine seçilenlerin bu görevleri nedeniyle aylıksız izne ayrılma isteğine ilişkin 30 günlük süre sınırlaması kaldırıldı.
  • Denetleme Kurulları en az 3 en fazla 5 denetçiden oluşacak.
  • Sendika ve Konfederasyonlar uluslararası kuruluş kurabilecekler
  • Sendikalar il ve ilçe temsilcilikleri kurabilecek
  • Üye sayısı 100 olan il ve üye sayısı 50 olan ilçe temsilcileri haftada 4 saat sendikal izin kullanabilecekler.
  • Toplu Sözleşme kapsamı dışındaki konularda istişari kararlar almak için Kamu Personeli Danışma Kurulu oluşturulacak.
  • Kamu Personeli Danışma Kurulunda kamu görevlilerini en çok üyeye sahip 3 konfederasyon genel başkanı ile hizmet kollarındaki yetkili sendika başkanları temsil edecek.
  • İşyerinde en fazla üyeye sahip sendika dışındaki sendikalar sendika işyeri temsilcisi belirleyebilecek.
  • İşyerinde çalışan sayısı 200’e kadar ise 1, 201-600 arası ise en çok 2, 601-1000 ise en çok 3, 1001- 2000 ise en çok 4, 2000'den fazla ise en çok 5 işyeri sendika temsilcisi belirlenecek
  • İşyeri sendika temsilcilerinin sendika izinleri haftada 2 saatten 4 saate çıkarıldı.
  • Sendikaya üye olan ve üyelik ödenti kesilen kamu görevlilerinin listesi kurumsal düzeyde duyurulabilecek diğer araçlarla da ilan edilecek.
  • Toplu Sözleşme, Kamu Görevlilerinin mali ve sosyal haklarını düzenleyen mevzuat hükümleri dikkate alınarak kamu görevlilerine uygulanacak katsayı ve göstergeler, aylık ve ücretler, her türlü zam ve tazminatlar, ek ödeme, toplu sözleşme ikramiyesi, fazla çalışma ücreti, harcırah, ikramiye, doğum, ölüm ve aile yardımı ödenekleri, cenaze giderleri, yiyecek ve giyecek yardımları ile kanunda ismen sayılmayan diğer mali ve sosyal hakları kapsayacak.
  • Toplu Sözleşmenin kapsamında yer alacak konulardan kamu görevlilerinin bütününü ilgilendiren hususlar Genel Toplu Sözleşme kapsamında görüşülecek.
  • Görev yapılan hizmet koluna mahsus mali ve sosyal haklar Hizmet Kolu Toplu Sözleşmesi kapsamında görüşülecek.
  • Yerel yönetimler hizmet kolunda görev yapan kamu görevlileri genel ve hizmet kolu toplu sözleşmesinin yanında, “Sosyal Denge Tazminatı Sözleşmesi” ile belirlenecek tazminattan da yararlanabilecek.
  • Toplu Sözleşme iki mali yıl için geçerli olacak.
  • Sendika üyesi kamu görevlileri Toplu Sözleşme hükümlerinin tamamından, Sendika üyesi olmayan kamu görevlileri ise toplu sözleşeme ikramiyesi hariç toplu sözleşme hükümlerinden yararlanabilecekler.
  • Emekli kamu görevlileri, Toplu Sözleşme de belirlenen aylık ve taban aylık katsayılarının emekli maaşlarına yansıtılması suretiyle Toplu Sözleşmeden faydalandırılacak.
  • Toplu Sözleşme görüşmeleri Kamu İşveren Heyeti ile Kamu Görevlileri Sendikaları Heyeti arasında yapılacak.
  • Toplu Sözleşmede Kamu İşveren Heyeti; DPB’nin bağlı olduğu Bakan Başkanlığında, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve heyet başkanınca uygun görülen diğer bakanlık temsilcileri ile Hazine Müsteşarlığı ve DPB temsilcilerinden oluşacak.

Kamu Görevlileri Sendikaları Heyeti;

  1. En fazla üyesi olan konfederasyon tarafından belirlenecek Heyet Başkanı,
  2. Hizmet kollarında yetkili sendikaları tarafından belirlenecek birer temsilci,
  3. Üye sayısı bakımından ilk üç konfederasyon tarafında belirlenecek birer temsilci, olmak üzere toplam 15 üyeden oluşacak
  • Genel Toplu Sözleşmeyi Kamu İşveren Heyet Başkanı ile Kamu Görevlileri Sendikaları Heyet Başkanı imzalayacak.
  • Hizmet Kolu Topu Sözleşmelerini kamu işveren heyet başkanı ile ilgili hizmet kolunda yetkili olan sendikanın temsilcisi imzalayacak
  • Sosyal Denge Tazminat Sözleşmesini belediyelerde belediye başkanı ve belediyelerde en çok üyeye sahip sendikanın temsilcisi, il özel idarelerinde ise vali ile il özel idarelerinde en çok üyeye sahip sendika temsilcisi imzalayacak
  • Toplu Sözleşme Görüşmeleri son rakamı tek olan yıllar olmak üzere iki yılda bir yapılacak.
  • Genel Toplu Sözleşme teklifleri Kamu Görevlileri Sendikaları Heyet Başkanı (en çok üyeye sahip konfederasyon) tarafından hazırlanacak.
  • Hizmet Kolu Toplu Sözleşme teklifleri Kamu Görevlileri Sendikaları Heyetindeki ilgili hizmet kolu temsilcileri (Hizmet kolunda yetkili sendika) tarafından hazırlanacak.
  • Sosyal Denge Tazminatı Sözleşmesinin tavan tutarı yerel yönetim hizmet kolu toplu sözleşmesi ile belirlenecek.
  • Toplu Sözleşme Görüşmeleri Ağustos ayının ilk iş günü başlayacak ve en geç – kamu görevlileri hakem kurulu kararı dâhil olmak üzere- Ağustos ayının son iş günü bitecek.
  • Toplu Sözleşme metni, Genel Toplu Sözleşeme ve Hizmet Kolu Toplu Sözleşmeleri olmak üzere ayrı ayrı oluşturulacak.
  • Genel Toplu Sözleşme görüşmelerinde uzlaşmazlık çıkması halinde Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'na, Kamu Görevlileri Sendikaları Heyet Başkanı (en çok üyeye sahip konfederasyon) İle Kamu İşveren Heyet Başkanı başvurabilecek.
  • Hizmet Kolu Toplu Sözleşmelerinde uzlaşmazlık çıkması halinde Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'na, Kamu Görevlileri Sendikaları Heyetindeki ilgili hizmet kolu temsilcileri (Hizmet kolunda yetkili sendika) ile Kamu İşveren Heyet Başkanı başvurabilecek.


Kamu Görevlileri Hakem Kurulu;

  1. Yargıtay, Danıştay, Sayıştay başkan, başkanvekili, başkan yardımcısı, daire başkanları arasından bakanlar kurulunca başkan olarak seçilecek üye,
  2. Kalkınma Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Devlet Personel Başkanlığı, Hazine Müsteşarlığından birer olmak üzere 4 üye,
  3. En fazla üyeye sahip olan Konfederasyondan 2, ikinci ve üçüncü olan Konfederasyonlardan birer üye olmak üzere toplam 4 üye,
  • Üniversite öğretim üyeleri arasından Bakanlar Kurulunca doğrudan seçilecek 1, Konfederasyonlar tarafından önerilen 7 aday arasından Bakanlar Kurulu tarafından seçilecek 1 olacak şekilde akademisyen 2 üye olmak üzere 11 üyeden oluşacak.
  • Kamu Görevlileri Hakem Kurulu, kendisine yapılan başvuruyu 5 iş günü içerisinde karara bağlayacak.
  • Kamu Görevlileri Hakem Kurulu kararları kesin ve Toplu Sözleşme hükmünde olacak.
  • Sosyal Denge Tazminatı Sözleşmeleri için Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’na başvurulamayacak.
  • 2012 ve 2013 yıllarını kapsayacak Toplu Sözleşme görüşmelerine kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içerisinde başlanacak, görüşmelere katılacak sendika ve konfederasyonlar için Temmuz 2011’de ilan edilen üye sayıları baz alınacak.
  • 2012 yılına mahsus olmak üzere üye sayılarının tespitinde 15 Haziran tarihi esas alınacak ve yapılan tespit işlemi 10 Ağustos 2012 tarihine kadar Resmi Gazete'de ilan edilecek.
  • Uygulamaya yönelik yönetmelik bir ay içinde yürürlüğe girecek.

 

DESK OLARAK HAZIRLADIĞIMIZ GÖRÜŞLERİMİZ İSE ŞÖYLE İDİ;

 

T.C. Başbakanlık Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürlüğünün 20/01/2012 tarihli ve 359 sayılı yazısı ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na gönderilen ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca hazırlanarak TBMM Başkanlığına arzı 24/10/2011 tarihinde  Bakanlar Kurulunca  kararlaştırılan “Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” ile ilgili görüşlerimiz ve söz konusu tasarıda değiştirilmesi istediğimiz hususlar aşağıda belirtilmiştir.

 

 

1- Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı’sının 13. maddesinde 4688 sayılı Kanunun 18 inci maddesinin altıncı fıkrası (Mahalli ve genel seçimlerde aday olanların, sendika ve konfederasyonun organlarındaki görevleri adaylık süresince askıda kalır. Seçilmeleri halinde görevi son bulur.)nı  yürürlükten kaldırıldığı belirtilmiştir.

Konfederasyonumuzun görüşü :

2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu (MSK)’nın 18. maddesi, 08.04.2010 tarihinde, 5980 SY’nin 29. maddesi ile değiştirilmesine paralel olarak tasarının bu maddesinde de 6. Fıkranın tamamı yürürlükten kaldırılmıştır. Bu hukuka aykırıdır.

Gerekçemiz :

Bu konuda sendikamızın görüşü; mahalli ve genel seçimlerde aday olan sendika veya konfederasyonda görevli kamu çalışanlarının, aday olabilmeleri için sendikadaki görevlerinden istifa etmelerinin gerekmeyeceği, adaylık sürecinde de yine bir askı sürecinin öngörüldüğü, seçilemediği taktirde aynı göreve aynı şartlarla dönebilmelerinin sağlandığı bir uygulamanın hayata geçirilmesidir. Aksi uygulama, kamu görevlisi olup sendika veya konfederasyonlarda görevli insanların, her vatandaşa olduğu gibi Anayasamız ile verilen seçme ve seçilme hakkını tam manasıyla kullanmalarına engel olacak, işçiler veya kamu görevlilerine tanınan hakların sendika görevlilerine tanınmaması suretiyle eşitsizliklere sebebiyet verecektir. Bu nedenle gerekirse 2839 sayılı MSK.’da bu yönde değişiklikler yapılmalı, 4688 sayılı Kanunda da yapılacak bu değişikliklere paralel düzenlemeler yapılmalıdır. Kamu görevlilerinin seçimlerde aday olmaları durumunda nasıl hareket edileceğine ilişkin 4688 sayılı Kanunda ve diğer mevzuatlarda birbirleriyle çelişmeyecek, açık ve sendika veya konfederasyonlarda görevli kamu çalışanları lehine hem sendikacılığı teşvik edecek hem de seçilme hakkının özgürce kullanılabildiği düzenlemeler yapılmalıdır.  

2- Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı’sının 15. maddesinde 4688 sayılı Kanunun Dördüncü Kısım İkinci Bölüm başlığının “Yönetime Katılma” şeklinde ve 21 inci maddesinin başlığı ile birlikte;

 “Kamu Personeli Danışma Kurulu

MADDE 21- Kamu Personel Danışma Kurulu, kamu görevlileri sendikaları ve konfederasyonları ile kamu idareleri arasında sosyal diyaloğun geliştirilmesi, kamu personel mevzuatının ve kamu yönetimi uygulamalarının değerlendirilmesi, yönetimin daha iyi işleyen bir yapıya kavuşturulması için ortak çalışmalar yürütülmesi, kamu görevlilerinin yönetime katılımının sağlanması ve kamu yönetiminin karşılaştığı sorunlara çözümler geliştirilmesi amacıyla; Devlet Personel Başkanlığının bağlı olduğu Bakanın başkanlığında en çok üyeye sahip üç konfederasyonun genel başkanı ve Devlet Personel Başkanından oluşur. Kurula gündemde yer alan konulara göre diğer kamu kurum ve kuruluşlarının yetkilileri ile yetkili sendikaların temsilcileri de davet edilebilir.” şeklinde değiştirildiği belirtilmiştir.

 

Konfederasyonumuzun görüşü :

Kamu Personel Danışma Kurulu’na sadece en çok üyeye sahip üç konfederasyon genel başkanının değil tüm konfederasyonların genel başkanlarının dahil edilmesinin daha yerinde olacağı, gündemde yer alan konuya göre kurula davet edilebileceklerin diğer kamu kurum ve kuruluşların yetkilileri ile birlikte sadece yetkili sendika temsilcileri ile sınırlandırılmasının yerinde olmayacağı ve tüm sendika temsilcilerinin bu kapsama dahil edilmesi gerektiği düşünülmektedir.  

Gerekçemiz :

Bilindiği üzere ülkemizde hali hazırda faaliyet gösteren çok sayıda (üçten fazla) Kamu Görevlileri Konfederasyonu mevcuttur. Temsilde adalet ve Hakkaniyet ilkesi gereği tüm kamu görevlilerini ilgilendiren hususlara ilişkin kararların alınacağı kamu personel sistemini ilgilendiren genel nitelikli konuların değerlendirileceği Kamu Personel Danışma Kuruluna tüm Kamu Görevlileri Konfederasyon Başkanları dahil edilmelidir. Ancak bu durumda tüm memurlar kendisini danışma kurulunda temsil ettirebilecek, böylece bu kurulda alıncak kararlar çok daha geniş kitleyi temsilen alınabilecek ve böylece kurulun meşruiyeti tartışmaya dahi mahal vermeyecektir.

Bilindiği üzere konfederasyonlar bir çok sendikanın bir araya gelerek oluşturdukları bir tüzel kişiliktir. Bu nedenle her bir konfederasyon farklı iş kollarında çalışan çok sayıda kamu görevlisinin temsil edildiği çatı kurumlardır. En küçük konfederasyonun dahi azımsanmayacak sayıda üyesi mevcuttur. Bu nedenle, temsilde adaletin sağlandığı, gerçek manada adil bir düzenleme ancak tüm konfederasyonların bu yapıya dahil edilmesiyle mümkün olacaktır.

 3- Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı’sının 18. maddesinde 4688 sayılı Kanunun Altıncı Kısım başlığı “Toplu Sözleşme” şeklinde ve 28 inci maddesi başlığı ile birlikte;

“Toplu sözleşmenin kapsamı

MADDE 28- …..

Toplu sözleşme ikramiyesi hariç olmak üzere toplu sözleşme hükümlerinin uygulanmasında sendika üyesi olan ve sendika üyesi olmayan kamu görevlileri arasında ayrım yapılamaz. (Üçüncü fıkra)

Toplu sözleşme hükümleri, sözleşmenin yapıldığı tarihi takip eden iki mali yıl için geçerlidir. (Dördüncü fıkra)…”  şeklinde değiştiği belirtilmiştir.

Konfederasyonumuzun görüşü :

Bu maddede, toplu sözleşme ikramiyesi hariç olmak üzere toplu sözleşme hükümlerinin uygulanmasında sendika üyesi olan ve sendika üyesi olmayan kamu görevlileri arasında ayrım yapılamayacağı belirtilmiştir. Ancak, bu maddedeki sendika üyesi olanla olmayan kamu görevlileri arasında ayrım yapılamayacağı hükmü korunmakla birlikte; bu maddeye sendika üyesi olmayı teşvik edici hükümler konulabilirdi. Söz konusu kanun tasarısında, sendika üyesi olan kamu görevlilerinden alınacak sendika keseneklerinin (aidatlarının) iyileştirilmesine ilişkin bir düzenleme de bulunmamaktadır. Halbuki, sendikaların üye başına alacakları ödenekler artırılarak sendikalar daha da güçlendirilmeli ve böylece sendikaya üye olan kamu görevlileri kendilerini daha fazla güvende hissetmelidirler.

Ayrıca, maddede belirtildiği gibi toplu sözleşme hükümleri, sözleşmenin yapıldığı tarihi takip eden iki mali yıl için değil “bir mali yıl” için geçerli olmalıdır. Bir başka deyişle Toplu Sözleşme 2 yılda bir değil her yıl yapılmalıdır.

Gerekçemiz :

  • İnsan Hakları Evrensel İlkeleri ve Anayasamızdaki eşitlik ilkesinin gereği zaten esas olan ve olması gereken sendika üyesi olan kamu görevlisi ile sendika üyesi olmayan kamu görevlisi arasında tanınacak haklar bakımından ayrım yapılmamasıdır. Bu nedenle kanunun bu hükmü korunmakla beraber, yine adaletin tam olarak sağlanabilmesi için tüm kamu görevlileri için ter döken, toplu sözleşme görüşmelerinde tüm memurları temsilen hak arayan ve nüfuzu ile toplu sözleşme sonucunda kamu görevlileri lehine kararlar çıkmasını sağlayan sendikaların, üye başına aldıkları ödenekler artırılmalıdır. Böylece, sendikalar kamu çalışanları adına daha iyi çalışabilecekler, dolaylı olarak kamunun iş ve işleyişine daha iyi yardımcı olabileceklerdir. Kamu görevlileri sendikaya üye olup olmamakta tamamen serbesttirler. Ancak, devlet tarafından sendika üyesi olanlara ödenen sendika keseneğinin artırılmasıyla bu kesenekten üyelerin kendilerine kalan payların daha da artırılması sağlanarak sendika üyeliği teşvik edilmelidir. Böylece, nerdeyse sendika üyesi olmayan kamu görevlisi kalmayacak ve tüm kamu görevlileri sendikaları vasıtasıyla temsil edilebilecek böylece daha adil ve kamu adına daha olumlu neticeler alınabilecektir.
  • Hayat şartlarının değişken olduğu, az zamanda çok şeyin değişebildiği ülkemizde yapılacak kamu görevlilerine ilişkin sözleşmelerin süresinin uzun olması her zaman için beraberinde soru işaretlerini de getirecek ve gerek kamu görevlileri gerekse kamu işverenleri açısından riski artıracaktır. Toplu sözleşmelerin iki yılda bir yapılacak olması önceden öngörülemeyen ve iki yıl içerisinde meydana gelebilecek bir çok hususun toplu sözleşmeye yansıtılamayacağı anlamına gelecektir ki bu durum hem işveren hem de çalışanlar için aleyhe olacaktır. Mesela, toplu sözleşme imzalandıktan bir yıl sonra ani bir enflasyon artışı veya düşüşü meydana geldiğinde süre iki yıl olduğundan bundan kamu görevlileri veya işverenler olumsuz etkilenebilecek, hatta bu olumsuzlukların daha sonra telafisi dahi mümkün olmayabilecektir. Bu nedenle toplu sözleşme iki yılda bir değil her yıl yapılmalı ve bir mali yıl için geçerli olmalıdır.

 4- Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı’sının 19. maddesinde 4688 sayılı Kanunun 29 uncu maddesinin başlığı ile birlikte;

“Toplu sözleşmenin tarafları ve imza yetkisi

MADDE 29- …. Kamu Görevlileri Sendikaları Heyeti, bağlı sendikaların toplam üye sayısı itibariyle en fazla üyesi bulunan konfederasyonun Heyet Başkanı olarak belirleyeceği bir temsilci ile bağlı sendikaların üye sayıları esas alınmak kaydıyla en fazla üyesi bulunan konfederasyon tarafından belirlenecek üç, ikinci sırada bulunan konfederasyon tarafından belirlenecek iki ve üçüncü sırada bulunan konfederasyon tarafından belirlenecek bir temsilci olmak üzere yedi üyeden oluşur. (Üçüncü fıkra ilk cümle)” şeklinde değiştiği belirtilmiştir.

Konfederasyonumuzun görüşü :

Bu maddede de üye sayıları esas alınmak suretiyle ilk üç konfederasyona Kamu Görevlileri Sendikaları Heyetine temsilci seçme yetkisi verilmiş, ancak diğer sendikalar tamamen devre dışı bırakılmıştır. Bu durumda, diğer konfedarasyonlar hiçbir şekilde Heyete giremeyecekler, hatta süreci gözlemleme imkanı bile elde edemeyeceklerdir. Böylece temsilde adalet sağlanamayacak, heyetin meşruluğu tartışılır hale gelecek ve adil olmayan sonuçlara sebebiyet verilebilecektir.

Gerekçemiz :

Bilindiği üzere ülkemizde hali hazırda faaliyet gösteren çok sayıda (üçten fazla) Kamu Görevlileri Konfederasyonu mevcuttur. Temsilde adalet ve Hakkaniyet ilkesi gereği tüm kamu görevlilerini ilgilendiren hususlara ilişkin kararların alınacağı toplu sözleşmeyi imzalayacak konfederasyonlar arasına tüm Kamu Görevlileri Konfederasyonları dahil edilmelidir. Ancak bu durumda tüm kamu görevlileri kendilerini toplu sözleşme görüşmelerinde temsil ettirebilecek, böylece sözleşme sonucu alınacak kararlar çok daha geniş kitleyi temsilen alınabilecek ve böylece kurulun meşruiyeti tartışmaya dahi mahal vermeyecektir.

Bu maddede de üye sayıları esas alınmak suretiyle ilk üç konfederasyona Kamu Görevlileri Sendikaları Heyetine temsilci seçme yetkisi verilmiş, ancak diğer sendikalar tamamen devre dışı bırakılmıştır. Bu durumda, diğer konfedarasyonlar hiçbir şekilde Heyete giremeyecekler, hatta süreci gözlemleme imkanı bile elde edemeyeceklerdir. Bilindiği üzere konfederasyonlar bir çok sendikanın bir araya gelerek oluşturdukları tüzel kişiliklerdir. Bu nedenle her bir konfederasyon farklı iş kollarında çalışan çok sayıda kamu görevlisinin temsil edildiği çatı kurumlardır. En küçük konfederasyonun dahi azımsanmayacak sayıda üyesi mevcuttur. Bu nedenle, temsilde adaletin sağlandığı, gerçek manada adil bir düzenleme ancak tüm konfederasyonların bu yapıya dahil edilmesiyle mümkün olacaktır.

Elbette ki üyesi fazla olan konfederasyonlar yine temsilde adaletin tam manasıyla sağlanabilmesi için Kamu Görevlileri Sendikaları Heyetine daha fazla üye verebilmelidirler. Ancak, diğer konfederasyonların da tamamen göz ardı edilmesi adil olmayacaktır. Yedi üyeden oluşması öngörülen Heyetin sayısı gerekirse artırılmalı ve tüm konfederasyonların üye sayılarıyla doğru orantılı bir şekilde temsili sağlanmalıdır. Veyahut da en azından imza hakları olmasa da ilk üç konfederasyon dışındaki diğer konfederasyonlara da heyette gözlemci sıfatıyla temsilci bulundurma, heyete rapor sunma, görüş bildirme hakkı tanınmalı, böylece sürece tüm kamu görevlileri konfederasyonlarının katkı sağlanması gerçekleştirilmelidir.

 5- Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı’sının 21. maddesinde 4688 sayılı Kanunun 31 inci maddesinin başlığı ile birlikte;

“Toplu sözleşme görüşmeleri

MADDE 31- Toplu sözleşme görüşmeleri son rakamı tek olan yıllarda yapılır. (Birinci fıkra) …… Her bir hizmet kolunda en fazla üyeye sahip kamu görevlileri sendikasının temsilcisi, toplu sözleşme teklifinde yer alan hizmet kollarına özgü mali ve sosyal haklara ilişkin taleplerini açıklamak üzere Kamu İşveren Heyeti Başkanı ile Kamu Görevlileri Sendikaları Heyeti Başkanının belirleyeceği yöntem ve takvime uygun olarak toplu sözleşme görüşmelerine katılabilir. (Beşinci fıkra) …… Toplu sözleşme görüşmelerine katılmaya yetkili hiçbir konfederasyon temsilcisinin toplu sözleşme görüşmelerine katılmaması veya toplu sözleşme görüşmelerinin uzlaşmazlıkla sonuçlanmasına rağmen tarafların Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna başvurmaması halinde, kamu görevlilerine sonraki iki mali yıl boyunca uygulanacak mali ve sosyal haklar genel hükümlere göre belirlenir.(Sekizinci fıkra)” şeklinde değiştiği belirtilmiştir.

Konfederasyonumuzun görüşü :

Daha önce de ifade ettiğimiz üzere toplu sözleşme görüşmeleri son rakamı tek olan yıllarda (yani iki yılda bir) değil her yıl yapılmalıdır. Toplu sözleşme görüşmelerine sadece en fazla üyeye sahip kamu görevlileri sendikasının temsilcisi değil mevcut bütün sendika temsilcilerinin katılması sağlanmalıdır. Toplu sözleşme görüşmeleri sonucunda Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna intikal etmeyen durumlarda belirlenecek mali ve sosyal haklar sonraki bir yıl boyunca uygulanmalıdır.

Gerekçemiz :

Yukarıdaki maddelerde belirttiğimiz gerekçeler bu madde için de geçerlidir.

 6- Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı’sının 23 üncü maddesinde 4688 sayılı Kanunun 34 üncü maddesinin başlığı ile birlikte;

“Kamu Görevlileri Hakem Kurulu

MADDE 34- Kamu Görevlileri Hakem Kurulu her toplu sözleşme dönemi için;

…. c) Bağlı sendikaların üye sayısı itibariyla en fazla üyeye sahip konfederasyon tarafından belirlenecek iki, bağlı sendikaların üye sayısı açısından ikinci ve üçüncü sırada bulunan konfederasyonlardan birer üye, (Birinci fıkra c bendi) …. Bağlı sendikaların üye sayısı itibariyla en fazla üyeye sahip konfederasyon tarafından üç, bağlı sendikaların üye sayısı açısından ikinci ve üçüncü sırada bulunan konfederasyonlar tarafından ikişer olmak üzere (c) bendinde belirtilen bilim dallarından en az Doçent ünvanını taşımak kaydıyla, önerilecek toplam yedi öğretim üyesi arasından Bakanlar Kurulunca seçilecek bir üye, olmak üzere onbir üyeden oluşur. (Birinci fıkranın e bendi ve birinci fıkranın son cümlesi) …. Kamu Görevlileri Hakem Kurulu Başkanı ve her bir üyesi için aynı usul ve esaslar çerçevesinde birer yedek üye görevlendirilir. (İkinci fıkrasının son cümlesi)…. Kamu Görevlileri Hakem Kurulu, Başkanın çağrısı üzerine Başkan dahil en az sekiz üyenin katılımı ile toplanır. Mazereti nedeniyle toplantıya katılamayacak üyelerin yerine yedekleri çağrılır. (Üçüncü fıkranın ilk iki cümlesi) …. Kamu Görevlileri Hakem Kurulu, toplantıya katılanların çoğunluğu ile karar alır. (Dördüncü fıkranın ilk cümlesi)” şeklinde değiştirildiği belirtilmiştir.  

Konfederasyonumuzun görüşü :

Yine Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna seçilecek üyelerin belirlenmesinde üye sayısı itibariyle en yüksek üyeye sahip ilk üç konfederasyona üye verme ve önerme hakkı verilirken diğer konfederasyonlar göz ardı edilmiştir. Ayrıca birinci fıkranın e bendinde belirtilen ve konfederasyonlar tarafından önerilecek üyelerin içerisinden bir üye seçme yetkisinin birinci fıkranın son cümlesindeki hükümle Bakanlar Kuruluna verilmesi de uygun değildir. Ayrıca, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu Başkanı ve her bir üye için belirlenecek yedek üyelerin de asil üyelere uygulanan usul ve hukuka aykırı olarak gördüğümüz yöntemle seçilmesi de doğru değildir. Ayrıca, hakem kurulunun toplanabilmesi için “en az sekiz” olarak belirtilen toplantı yeter sayısı düşürülmeli, kararlar toplantıya katılanların çoğunluğuyla değil de toplam üye sayısının salt çoğunluğu alınabilmelidir. Asil üyelerin yerine, yedek üyelerin hangi durumlarda, hangi usul ve esaslara göre seçilip görüşmelere katılacakları hususu daha detaylı olarak belirlenmelidir.

Gerekçemiz :

  • Önceki maddelerde gerekçelerine değindiğimiz, tüm sendika veya konfederasyonların temsiline ilişkin düzenlemeler ve tedbirler bu madde için de geçerlidir. Kamu Görevlileri hakem Kurulu toplu görüşmeler sonucunda nihai kararın verileceği mercidir. Bu Kurulun kararları kesindir ve toplu sözleşme hükmündedir. Bu nedenle, bu kurulun yapısı çok iyi oluşturulmalıdır. Bu maddeye göre “onbir” üyeden oluşan bu kurulda konfederasyonlar “dört” kişiyle temsil edilecektir. Bu sayı adil değildir. Bu düzenleme kamu işverenleri lehine hükümler doğuracaktır. Bu kanun, devletin otorite ve gücüne karşı kamu çalışanları ezdirmemek ve korumak, kamu görevlilerinin devlet ve hükümet ile gerekirse pazarlık masasına oturarak haklarını aramaları amacını ile düzenlenmişse şayet, bu amacın gerçekleşebilmesi hakem heyetinin de adil bir şekilde oluşturulması ile ancak mümkündür. 11 üyenin 4 ünün konfederasyonlar tarafından belirlenmesi haksızlıktır. Konfederasyonların önereceği yedi öğretim üyesi içerisinden sadece birisinin hem de Bakanlar Kurulunca seçilecek olması da adil olmayacaktır. Çünkü Bakanlar Kurulu toplu görüşmelerde taraftır. Bu düzenleme ile kamu görevlileri aleyhine kararlar çıkabilecek, yeni Anayasa değişikliği ile kamu görevlilerine verilen toplu sözleşme yapabilme hakkı şekli manada bulunsa da gerçek manada bir anlam ifade etmeyecektir. Anayasanın amacına uygun düşmeyecektir. Bu nedenle bu heyette konfederasyonlara daha fazla temsil imkânı (en az hükümetle eşit şekilde) verilmesi, heyete seçilecek kişileri seçme yetkisinin sözleşmenin tarafı olan kamu işverenlerine verilmemesi gerekmektedir. Gerekirse hakem kurulundaki üye sayısı artırılmalı, bu kurula diğer konfederasyonlara da en az birer temsilci sokabilmelerinin önü açılmalıdır.  
  • Bu kurula seçilecek yedek üyelerin de yukarıda belirttiğimiz adil bir metoda göre seçilmesi, ayrıca yedek üyelerin hangi durumda, ne şekilde ve nasıl kurula girebilecekleri daha detaylı, uygulamada tereddüte mahal vermeyecek bir şekilde detaylı olarak düzenlenmelidir. Bu konuda yapılacak düzenleme örneğin, asil üyenin ve o asil üyenin yedeğinin de katılmadığı toplantıya başka bir yedek üye katılacak mı? Katılacaksa hangi yedek üye katılacak. Katılmayacaksa neden katılmayacak? Görüşmelerin kilitlenmesi mümkün olacak mı? Gibi sorulara rahatlıkla cevap verebilmelidir.
  • Kurulun toplanması için gerekli olan “en az sekiz” sayısı azaltılarak görüşmelerin kilitlenmesi önlenmelidir. Hukuka ve hakkaniyete aykırı kararların çıkmaması için de karar sayısı “toplantıya katılanların çoğu” yerine “üye tam sayısının salt çoğunluğu” gibi bir oran tespit edilmelidir. Aksi takdirde zaten doğrudan veyahut dolaylı olarak kuruldaki üyelerin çoğunluğuna hâkim işveren tarafı konfederasyon temsilcileri olmasa dahi görüşme yapıp karara bağlayabilir. Bu da kamu çalışanları bakımından aleyhe sonuçlar doğurur. Bu nedenle bu sayıların ve oranların da daha dikkatli, daha titiz ve hakkaniyete daha uygun bir biçimde hazırlanması gerekmektedir.
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Menü
 
Ana Sayfa
Foto Galeri
Video Galeri
İletişim
Bize Ulaşın
0312 232 70 20
[email protected]
Din-Bir-Sen | Özerk Diyanet Vakıf Çalışanları Birliği Sendikası

Gazi Mustafa Kemal Bulvarı (GMK Bulvarı) No:39 / 20-21
Maltepe Çankaya / Ankara
Tel :+90 312 232 70 20
Fax :+90 312 232 70 21
Gsm:+90 530 505 63 36

[email protected]

 

Vergi Dairesi : Mithatpaşa V.D.        Vergi Numarası : 879 062 1718
IBAN NO : TR56 0001 0004 7152 5286 9150 01


 

© 2012 Tüm Hakları Saklıdır
Tasarım & Yazılım :
Networkbil.net