EY MECLİS ! DUYUN BU İNSANLARIN FERYADINI
Desk ve Din-Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi ŞENOCAK meclisin sözleşmeli personeli ve vekil hocaların kadroya geçmesi hususunda vermiş olduğu kanun teklifi içerisinde fahri Kur’an Kursu hocalarına hak tanınmaması neticesinde çok üzüldüklerini dile getirerek bu konuyla alakalı bir yazılı açıklamada bulundu.
Genel Başkan ŞENOCAK; “bizler yaptığımız çalışmalarda sadece kendimizi değil tüm insanlığın hakkı için çalıştık ve çalışmaya da devam edeceğiz.Verilen kararın sadece belli bir kesime hitap etmesi bizce yanlış,fakat ülkemizdeki fahri Kur’an Kursu hocalarımızın ,meclisin ve hükümetin çıkarmış olduğu kanundan yararlanamaması üzücüdür.Bu kanun teklifi hazırlanmadan önce bir çok bakan ve milletvekilini Din-Bir-Sen olarak Kur’an kursu hocalarımız adına ziyaret ettik,bunu biz vazifemiz olarak gördük,kabullendik.Ancak meclisten bu haliyle geçecek karar veya verilen kanun teklifi bizim beklediğimiz ,fahri Kur’an Kursu hocalarımızın umutla beklediği kararlar olarak gözükmüyor.Bizler bu konu ile alakalı çalışmalarımızı yaparken bir çok fahri Kur’an Kursu hocamız tarafından ziyaret edildik ve bu konuyla alakalı şikayetlerini dinledik. ŞENOCAK, ziyaretine gelen fahri Kur’an Kursu hocaların meclise bütün milletvekillerine gönderdikleri açık mektubu da kamuoyuyla paylaştı , bu satırlar mektuptan ziyade bu milletin kırılan umutlarının feryadıdır diyerek açıklamasına son verdi.
Sayın Vekilim;
Bizler fahri Kur an Kursu öğreticileri olarak görev yapmaktayız.Yani köy ve kasaba demeden kurs açarak sadece ek ders karşılığı, ailemizden kilometrelerce uzak yerlere gidip sırf ALLAH rızası için bu görevi yerine getirmekteyiz. Bu kurslar en çok bizim gayret ve çabalarımızla açılmaktadır. Üstelik fahri olarak görev yaparken yerimize kadrolu öğretici atandığında usanmadan, bıkmadan gayret ve çabalarımızla başka yerlerde kurslar açarak görevimize devam etmekteyiz.
Sayın vekilim; Şimdi ise torba yasa kanunu adı altında vekil imam ,vekil müezzin, vekil K.Kursu öğreticilerine sadece üç aylık yaptığı görevden dolayı kadro verilirken seneler boyu kendi gayretlerimizle açtığımız kurslarda görev yaparken bu kadro çalışmasına alınmamamız bizleri derinden üzmektedir. Acaba, yapmış olduğumuz bu görev, hiç eziyet çekmeden hazır kursa atanan vekilin üç aylık yaptığı görevden daha mı değersizdir?
Sayın vekilim; Aslında bizler sayın bakanımız Bekir BOZDAĞ ’ın Yozgat’a geldiğinde kendileriyle bu konuyu üç kez görüştük.Bizlere *gidin fahri olarak görevinize devam edin,sizi mağdur etmeyeceğiz* diye söz vermişti.
2012 yılında fahri K.Kursu öğreticilerin kadroya alınmasıyla 750 ye yakın kişinin şartları tuttuğu halde mülakatla elenerek bu mağduriyetin giderilmesi ile ilgili çalışmanın sürdürüldüğünün müjdesini bizlere verdi. Yani vekil imamlarda olduğu gibi 2. İmtihan hakkının bizlere de verilmesi konusunda çalışmaların olduğunu söyledi.
İşte o sözün bugün yerine getirilmesini Sn. Bakanımızdan talep etmekteyiz.
Sayın vekilim; vekillik görevi herhangi bir görevlinin askere gitmesi yurt dışına gitmesi veya bir K.kursu öğreticisinin doğum iznine ayrılmasıyla bunların yerine geçici olarak görevlendirilen kimsedir. (Yani hazır bir kursa veya bir camiye verilen görevlendirmedir)
Fahrilik ise çoğu yerlerde hiç bir görevlinin ve kursun bulunmadığı , bu kursların çoğunu bizler tarafından açılarak süresi belli olmaksızın sadece ek ders karşılığı yapmış olduğumuz görevdir.
Bu kadar sıkıntıya rağmen kadroyu hak eden bizler miyiz yoksa sadece 3 aylık kursta görev alıp kadroyu alanlar mı?
Sayın vekilim; İçimiz de kısa dönem olduğu için vekilliğe gitmeyen fahri öğreticiliği tercih eden bir çok arkadaşımız bulunmaktadır. Bunların hakkı bu kadar basitçe yenmemelidir. Bizler kadro beklerken vekillere kadro çalışması bizleri acaba seneye fahrilik mi yapsam vekillik mi diye derinden düşündürmekte ve üzmektedir.
Sayın vekilim; Bir örnek olarak ; Sayın Bakanımızın memleketi olan Akdağmadeni ilçesinin Kılınçlı köyünde kendi imkanlarıyla talebe toplayarak kurs açan 3 çocuğuyla cami altında tek odalı bir yerde ikamet eden , ailesinden uzak olarak senelerce fahrilik yapan Fatma ŞİMŞEK hoca hanımın durumu sizce sadece 3 aylık vekillik yaptığından dolayı kadroya atanacakların durumundan daha mı iyidir?
Sayın vekilim; Buradan diyanete seslenmek istiyoruz : ‘Neden bizim kadroya geçirilmemizi istememekteler’ . Bu kurslar kendiliğinden mi açıldığını sanıyorlar? Oysa kursların bir çoğunu çalışarak (talebe toplayarak) biz fahriler tarafından açıldığını bir kez daha hatırlatmak istiyoruz. Diyanetin bizlerin kadroya geçirilmemize karşı çıktığı noktalardan biride elinde yeterlik belgesi olanlar var iken fahrilerin kadroya alınmasını haksızlık olarak değerlendirmektedir.
Bizler de diyoruz ki elinde yeterlik belgesi olanlar fahrilik görevi için herhangi bir köye,beldeye sadece ek ders ücreti karşılığı görevlendirilmeye gitmezken,bu ücreti küçümserken benim belgem var ,ben ilahiyat mezunuyum, görev yeri çok uzak vb. mazaretler öne sürerken , bizler elinde belgesi olsun olmasın gönüllü olarak sadece ek ders ücreti karşılığı bu görevi yerine getirip kurs vermeye devam etmekteyiz. Ama buna rağmen bizlere hak ettiğimiz kadronun verilmemesi haksızlığın en büyük göstergesidir. Eğer diyanet fahrilerin kadroya atanmasını istemiyorsa neden ısrarla fahri görevlendirilmesi yapılmaktadır.
Sayın vekilim;Çektiğimiz bu kadar eziyet ve göstermiş olduğumuz gayretlere rağmen vekiller mi yoksa yıllarca ek ders karşılığı görev yapan fahriler mi kadroyu hak ediyor. Bizler vekillere kadro verilmesine karşı çıkmıyoruz ve sizlerden başkasının hakkını da istemiyoruz. Sizden sadece hakkımız ve emeğimiz olan kadronun bizlere de verilmesini yüce meclisten talep ediyoruz.
Sayın vekillerim; Bir bayan olarak yukarıda iyi kötü halimizi sizlere anlatmaya çalıştık. Kimilerine kadro verilirken kimilerine kadro verilmediğini izah etmeye çalıştık. Şimdi elinizi vicdanınıza koyarak bu kadroda hakkımızın olup olamadığına siz karar verin.
Siz değerli Milletvekillerine sevgi ve saygılarımızı gönderirken
Yüce meclisi ALLAH’A EMANET ediyoruz.
Fahri Kuran Kursu Öğreticileri…