Desk ve Din-Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi Şenocak; Son yıllarda Suriye’de yaşanan insanlık dışı olaylar karşısında dünya liderlerinin duyarsız; ekran önü şovlarla dolu açıklamalarını eleştiren ve Suriye’de kullanılan kimyasal silahların yıktığı ve yok ettiği insanlık için yazılı bir basın açıklaması yayımladı.
Şenocak yazılı basın açıklamasında; “Halkına özgürlük yerine ıstırap veren, Müslüman’ım deyip masun canlara kasteden, dünyadan bi haber, bebekleri, kadınları ve yaşlıları insafsızca kimyasal silah yağmuru altında can vermeye terk eden insanlık dışı bir lideri esefle ve şiddetle kınıyoruz, dedi.
Şenocak, karanlıklar içinde hızla yol alan, yaptığı katliamlarla, evlerinde savunmasız canları acımasızca kimyasal silahlarla kıyan ve taş üstünde taş bırakmayan Esat’ın, İslam âleminin hem nefretini hem de bedduasını kazandı. Suriye’nin bir çok kentinde hava ve karadan yapılan saldırılarla yıkılan camiler ve binlerce evlerin enkazından hala cesetler çıkarılıyor. Aralarında çok sayıda kadın, bebek, çocuk ve yaşlıların da bulunduğu ölü sayısı binlerle ifade edilen ve yaralılarında bir o kadarda fazla olduğunu, hastanelerin dolduğunu ve sıkıntılı bir bekleyişin yaşandığını ifade ederek, bu durumun çok vahim olduğunu ifade etti.
Şenocak, Esat direniyor ve olası dış müdahalelere karşı Rusya ile yaptığı anlaşmalara güvenip, başkent Şam’da giderek daralan bir çatışma çemberi içinde güçlükle nefes alıyor. Ve kaçıyor! Halkına verdiği demokrasi, özgürlük, serbest seçim sözlerinin hiç birini tutmayıp, 3-5 tutukluyu serbest bırakarak dünya kamuoyuna sözde özgürlük adımları attığını göstermeye çalışıyor, dedi.
Şenocak dünyaya seslenerek; “canımız yanıyor, insanlık kan ağlıyor, masum canlar ölüyor. Çok uzun yıllar etkisini acı bir şekilde yaşayacakları kimyasal silahların bugün kanla, yarın ise sağlıkla ödeyecekleri acının faturasını ödeyecekleri; insanlığın kimyasal silahlarla mücadelesini görüyoruz. “Allah-u Ekber” diyerek silah atan, cana kıyan ve yine “Allah-u Ekber” diyerek can veren, şehit olan din kardeşlerimiz. Bu nasıl bir çelişkidir? Ve bu nasıl insanlıktır?” Dedi.
Şenocak; Allah , sabredenlerle beraberdir; direniş, el-kaide türü; önüne geleni zalim, kafir ve firavun diye tanımlayıp öldürmek değil; Musa gibi kaviy ve emin, Yusuf gibi iffetli ve emin ve en önemlisi Hz. Muhammed sallallahu aleyhi veâlihi vesellem gibi raûf, rahim ve el-emin sıfatlarını ön planda tutup insanlara iman ile hayat bulması içi çalışmak, sabretmek ve böylece mücadele etmektir. Yoksa kurşun sıkarak masum canların kanında kahramanlık değildir, dedi.
Şenocak yazılı basın açıklamasını şöyle tamamladı; Kendi insanlarını "isyancılar" diyerek bombalayan, kadın çocuk demeden katleden Esat'ın cinayetlerini, Dünya hala seyrediyor. Namaz için dua için Allah'ın evlerine koşup Yaradana dualar eden insanlar mı isyancı? Evlerinde uyurken başlarına bombalar yağan kadınlar mı, analarının koynunda uyurken can veren çocuklar mı isyancı? Esat bu katliamlarının hesabını mutlaka verecektir. Bu insan kasabının da sonu, diğer asi ve halkına eziyet eden liderler gibi yok olmaya mahkûmdur. Hiçbir mazlumun ahı kimsede kalmaz. Çünkü mazlumun her daim yanında Allah vardır. Rabbim en kısa zamanda zalimleri kahreylesin, mazlumları ise feraha eriştirsin. Ve mazlumun kanında zalimler en kısa zamanda boğulsun dedi.