Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, İhtisas Merkezini kazananlar ve bu merkezlerde eğitime devam edenlerin vaizlik sınavına girip girmeyecekleri veya girip kazanmaları durumunda sürecin nasıl işleyeceği konusunda açık bir duyuru yapmaması nedeniyle buralarda okuyan kursiyerlerin mağdur olduğu iddia ediliyor.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, bir sefere mahsus açtığı İhtisas Merkezi mezuniyeti şartı aramaksızın vaiz alımında kafalar karıştı.
Diyanet’in 19.07.2013 tarihli vaizlik giriş sınavı duyurusunda, Âtama İşleri Başlığı madde: 4’te yer alan ‘Sınav sonucu ataması yapılanlardan ilgili mevzuatta öngörülen süre içerisinde göreve başlamayanların atama onayları iptal edilecektir’ ibaresi ihtisas kursiyerlerinde kafa karışıklığına neden olurken, kursiyerliğin, “göreve başlama” olarak kabul edilip edilmeyeceği hususunda tereddütlere neden oldu. D.İ.B. tarafından bu konuda açıklama yapılmazken, sınav öncesinde kursiyerlerin Başkanlık yetkilileriyle yüz yüze veya telefonla yaptıkları görüşmelerde, ikisi arasında tercih yapmak zorunda oldukları ifade edilip açıklayıcı bilgi verilmemesi, ihtisas merkezlerini seçerek sınava girmeyenlerin mağdur olmalarına neden oldu.
Konu üzerine bir açıklama yapan Demokratik Sendikalar Konfederasyonu (DESK) ve Din Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi Şenocak;”Vaizlik, İhtisas Merkezi kursiyerlerinin hakkıdır. İhtisas Merkezini bitirene kadar sıkı eğitimden geçiyorlar. Ayrıca vaiz olabilmek için sınava girmeleri doğru değil,” dedi.
“Uygulama Anayasa’ya Aykırı”
Şenocak yaptığı açıklamada;”Bilindiği gibi, İhtisas Merkezlerinde eğitime devam eden kursiyerler, İhtisas Merkezini kazanabilmek için hem yazılı hem sözlü sınavlara katılıyorlar. Başarılı olmaları halinde kursiyer olarak buraya alınıyorlar. 3’er aylık hazırlık dönemlerinde de merkezi sınava tabii tutuluyorlar. Bundan sonra da 30 aylık eğitimin ardından İhtisas Bitirme Sınavına girerek başarılı olmaları halinde Vaiz olarak atanabiliyorlar.
Vaizlik sınavına girenler müktesep almaya hak kazanıyorlar. Ancak İhtisas Merkezlerini bitirip Vaizlik sınavına girenler eğer atanabilirlerse 3 sene sonra müktesep almaya hak kazanıyorlar.
Sınavlarda başarılı olanlar 3. – 4. Sınıf ilçeler arasında 25 tercih yaparlarken, İhtisas Merkezini bitirebilmek için çok sıkı eğitim alan kursiyerler kura ile atanabiliyorlar.” Diyerek bu uygulamanın Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu söyledi.
Şenocak açıklamasını şöyle tamamladı: “İhtisas Merkezlerinde kursiyer olarak devam etmekte iken vaizlik sınavına girmeyen öğrenci kardeşlerimiz bir hak mahrumiyeti yaşamaktadır. Bizim kanaatimiz, bu kursiyerler ‘usta’ olarak yetişmektedir. Burayı bitirdikleri an hemen vaiz olarak atamalarının yapılması gerekir. Tek bir kurumun çatışı altında vaizlik atamalarında çift başlılık olmaz. Bu çifte standarttır. Bu uygulamayı hem vicdanen hem de mevcut yasalarımız gereğince kabul etmemiz mümkün değildir. D.İ.B.’nın bu çifte standardı ortadan kaldırması gerekir. Kursiyerlere, sınavsız vaizlik ünvanı verilmelidir. Din Bir-Sen olarak konuyu takip ediyoruz. Hukukçularımız bu konuyu inceliyorlar. Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı olan bu uygulamanın giderilmesi için Yargıya taşıyacağız.”