Diyanet İşleri Başkanlığı’nın merkez ve taşra teşkilatlarında görev yapan personelin özlük hakları ve kadroya geçirilmeleri de dahil olmak üzere pek çok meselenin çözüm beklediğini, söyleyen Demokratik Sendikalar Konfederasyonu (DESK) ve Din Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi Şenocak, yazılı bir açıklama yaparak şunları söyledi: “Diyanet’in kangren haline gelen meselelerini bugüne kadar Basın açıklamalarıyla kamuoyuna duyurduk. Bu meseleleri, Diyanet İşleri Başkanlığı’na çeşitli tarihlerde yazarak önerilerde bulunduk. Bu meselelerin çözüme kavuşturulmaması nedeniyle başta personel olmak üzere ailelerini de olumsuz etkilediği son zamanlarda daha iyi anlaşılmıştır.
Bu nedenle, Din Bir-Sen’in 7. Başkanlar Kurulu toplantısında açıklanan sonuç bildirgesinde belirtilen konular ile çözüm bekleyen diğer konuların başta Diyanet İşleri Başkanlığı olmak üzere Başbakanlık Makamına da resmi olarak bildirilmesi zorunlu hâle gelmiştir. Umuyorum ki, yönetimden birinci dereceden sorumlu olanların bu konuları ciddiyetle ele alarak çözümü konusunda gerekli hassasiyeti gösterirler. Özellikle Sayın Başbakanımızın bu konulara duyarlı yaklaşacağını ümit ediyorum.
İlgililere bir kez daha sesleniyorum: Diyanet personelinin içinde bulunduğu durum vahimdir. İş barışı ve huzurun sağlanması, eşit işe eşit ücret uygulanması, işe uyumun ve motivasyonun sağlanması, personel memnuniyetinin sağlanması, sadece çalışanları ve ailelerini memnun etmeyecektir. Aynı zamanda vatandaş, din hizmetlerini daha sağlıklı alabilecektir. Bunu yetkililerin anlamasını ümit ediyorum.”
Diyanet’te Çözüm Bekleyen Meseleler:
1-Diyanet İşleri Başkanlığı Çalışma Usul ve Esasları yeniden gözden geçirilmelidir. Günün şartlarına uygun olarak yeni düzenleme yapılmalı ve Diyanet, bürokrasiden kurtarılmalıdır.
2- Tek görevli olarak görev yapmak şartıyla Müezzin-Kayyım kadrosunda fiili olarak İmam-Hatiplik yapan Müezzin-Kayyımlar bir defaya mahsus olmak üzere İmam-Hatip kadrosuna geçirilmelidir.
3- En az üç yıl Müezzin-Kayyım olarak çalışanlara, üçüncü yılın sonunda sınava tabii tutulmaksınız İmamlık müktesep hakkı verilmelidir.
4-a)Üç yılını dolduran Müezzin-Kayyımlara D Grubu camilerde münhal bulunan İmam-Hatiplik sınavına,
b)Beş yılını dolduran Müezzin-Kayyımlara D Grubu camilerde münhal bulunan İmam- Hatiplik Sınavına
c) Sekiz yılını dolduran Müezzin-Kayyımlara B Grubu camilerde münhal bulunan İmam- Hatiplik Sınavın katılabilme hakkı verilmelidir.
5-Diyanet İşleri Başkanlığı Atama Ve Yer Değiştirme Yönetmeliği 17.Madde İkinci Fıkra( imam hatipler ilk defa D grubu köy ve kasaba camilerine atanırlar) İbaresi “Açıktan Atanan İmam Hatipler İlk Defa D Grubu Köy Ve Kasaba Camilerine Atanırlar,” şeklinde yeniden düzenlenmelidir.
6-Baş İmam-Hatiplik ve Baş Müezzinlikte, Baş İmam-Hatip olunması için İmam-Hatip lisesi veya 2 yıllık yüksekokul mezunu olmak yeterli iken, Baş Müezzinlikte dört yıllık İlahiyat Fakültesi mezunu olmak şartı aranmaktadır. Bu, eşitlik ilkesine aykırı olup, görevliler arasında verimliliğin düşmesine neden olmaktadır. Yönetmeliğin ilgili maddesinin yeniden düzenlenmesi hukukun gereğidir.
7- Açık Öğretim Fakültesi 2 yıllık ilahiyat yüksekokulundan ön lisans mezunu olan personelin eğitimlerini 4 yıla tamamlayarak lisans mezunu olmaları için Diyanet İşleri Başkanlığı üniversitelerle anlaşma yapmalıdır.
8-Diyanet içe kapanıklıktan kurtulmalıdır. Personel sorunlarını görmeli ve acil çözüm bulmalıdır. “Her yaptığım doğrudur” zihniyetinden bir an önce kurtulmalı ve önerileri dikkate almalıdır.
9-Vaiz, İmam, Kur’an Kursu Öğreticisi ve Müezzin gibi din görevlilerinin izinleri yasal çerçeveye oturtulmalı, Müftü inisiyatifinden çıkarılmalıdır.
10-Diyanet İşleri Başkanlığı, Mesleki Bilgiler Seviye Tespit Sınavlarının (MBSTS) tüm killerde yapılarak personelin mağdur olması önlenmelidir.
11-Müftülüklerde çalışan personel herhangi bir sendikanın yönetiminde görev almamalıdır.
12-Sendika il başkan ve yönetim kurulu üyeleri ile ilçe başkanlarının tayin ve yer değiştirmelerinde sözlü sınav yapılmamalı, MTSBS puanı yeterli olmalıdır.
13-Diyanet teşkilatında görev yapan İlahiyat Fakültesi mezunu dışındaki diğer fakülte mezunlarının ek göstergelerinin 3000’e çıkartılması ve yurt dışı görevlerinde mağdur edilmemesi gerekir.
14-İl, ilçe müftülerinin ve idarecilerinin personele daha şefkatli davranmaları ve onları onure edecek davranışlarda bulunmalarının sağlanması,
15-Yatılı Kur’an kursu binaları mimari projesinin standart hale getirilmesi; Böylece binaların fiziki şartlarının elverişsiz olmasından ileri gelen küçük dersliklerde eğitim sıkıntısı, yatakhanelerde kapasitenin üzerinde öğrenci kalması, öğrencilerin sosyal aktivitelerinin sağlanamaması gibi v.s. problemler giderilebilir.
16-Kur’an kurslarında görev yapan din görevlilerinin eğitim kalitesinin en üst seviyeye çıkarılması için belli dönemlerde seminerler verilmelidir.
17-Yatılı Kur’an kurslarında pedagojik formasyon almış Hocaların görevlendirilmesi zorunludur. Böylece birçok olumsuzluklar giderilmiş olacaktır.
18-Yatılı Kur’an kurslarında Belletmen ihtiyacının karşılanması ve/veya öğrenci sayısının düşürülerek Belletmen ihtiyacının en aza indirgenmesi,
19-Ders plan ve programlarının koşulsuz hazırlanması. Ders ile ilgili materyallerin zamanında temin edilerek mağduriyetlerin önlenmesi,
20-Kur sistemi ile ilgili en önemli sorun, ders plan ve programlarının hazırlanmamasıdır. Öğreticiler bu konuda sıkıntı yaşamaktadır. Ayrıca ders defterleri Kur sistemine göre düzenlenmelidir.
21-Kur sisteminin özellikle gündüz Kur’an kursları için düzenlenmesi, yatılı Kur’an kursları için Kur sisteminin yeniden gözden geçirilmesi gerekir.
22-Aşçı ve aşçı yardımcısı bulunmayan yatılı Kur’an kurslarına görevlendirme yapılarak öğrencilerin garson gibi kullanılmalarına son verilmelidir.
23-Öğrencilerin sağlıklı yaşam ve beslenme konularına dikkat edilmeli, özen gösterilmelidir. Yatılı Kur’an kurslarında diyetisyen görevlendirilmeli ya da diyetisyeni bulunan diğer kurumlardan destek alınmalıdır.
24-Kurallara uymayan, kursların düzen ve disiplinini bozan öğrenciler için kurs bünyesinde disiplin kurulu oluşturulmalı, Müftülüklerdeki üst disiplin kurullarına bağlı olarak çalışmalıdır.
25-Görev yaptıkları yerde huzuru sağlayan ve cemaati ile iyi ilişkiler kurabilen ve hizmeti en güzel yapan personele rotasyon uygulanmamalıdır.
26-Merkezi camilere çift görevli verilmelidir. Büyük şehirlerde merkezi sistemle ezan okunmasına devam edilmelidir.
27-Yüz yüze vaaz seminerlerine katılan din görevlileri bulundukları il ve ilçelerin merkez camilerin vaaz ve irşad programlarında değerlendirilmelidir.
28-Müftülüklerde görev yapan personele zorla takvim, kitap, dergi v.b. yayınların satışının yapılmaması ve/veya yaptırılmaması,
29-Camilerdeki yardım sergilerinin cami görevlileri tarafından yaptırılmaması. Bu yardım sergilerinin ayda bir yaptırılması,
30-Köylerde görev yapan personelin şehir merkezlerinde değerlendirilmeleri ve yeni göreve başlayan personelin köylerde göreve başlamalarının sağlanması,
31- İlitamın kaldırılması ve dikey geçişlerin sınavsız yapılması,
32-Eğitim merkezi öğretmenleri, vaizler, murakıp, uzman ve şeflerin özlük haklarının iyileştirilmesi,
33-İhtisas merkezlerinden mezun olan vaizlerin uzman vaiz statüsünde değerlendirilmesi,
34-Diyanet Vakfı tarafından, din görevlilerinin üniversite de okuyan çocuklarına burs verilmesi,
35-Fatih Projesi kapsamında, yaz dönemi camii derslerinde ve Kur’an kurslarında okuyan çocuklara tablet bilgisayar verilmelidir. Kurslara, tablet, bilgisayar, projektör, akıllı tahta verilerek klasik eğitimden vazgeçilmelidir.
36-Kur’an kurslarında kademeli eğitime geçilmesi; Hafızlık, Siyer, Fıkıh, Osmanlıca ve Arapça gibi kategorilere ayrılarak ciddi, saygın bir hüviyet kazandırılması.
37-Emeklilik tazminatlarının yükseltilmesi ve maaşlara yansıtılması,
38-Yeni atanan personelin en az bir yıl süreyle eğitime tabii tutulması (Tashihi Huruf, Mezhep farklılıkları ve Yöresel dil lehçeleri v.b.)
39-Emekliliği gelmiş ancak bugüne kadar hac ve umre görevinde hiç bulunmamış personelin sınavsız görevlendirilmesinin sağlanması,
40-Hac ve umre hizmetlerinde görevlendirilecek personelin Türkiye sıralamasına göre seçilmesi ve mülakatın kaldırılması,
41-Vekil imam-Hatip, Müezzin-Kayyım ve Fahri Kur’an Kursu Öğreticilerine kadro tahsisi yapılması,
42-Görev süresi dolmuş olan Vekil imam-Hatip ve Müezzin-Kayyımlara “uzun süreli vekillik” görevi verilerek mağduriyetleri önlenmelidir.
43-Lojmanı hiç olmayan ve/veya oturulacak durumda lojmanı bulunmayan camilere kadro tahsisi yapılmaması.
44-Halen lojmanı olmayan camilere lojman yapımı konusunda gerekli çalışmaların başlatılması,
45-İl ve ilçelerde hizmet içi eğitim kurslarına katılan personelin harcırahları geciktirilmeden ödenmelidir.
46-Kalabalık belde ve köy cemilerine hizmet kalitesinin yükseltilmesi için çift görevli tahsis edilmelidir.
47-Her ilde personel çocuklarının daha iyi ortamlarda eğitim görmeleri için pansiyonlu din eğitim merkezleri açılmalıdır.
48-Siyasi partilerin ve siyasetçilerin tüm sendikalara eşit mesafede durmaları,
49-İl ve ilçelerde yetkili sendika tarafından amirlere, üyelerimize ve sendika yöneticilerimize yapılan baskı ve tehditlerin sona erdirilmesi. Bunların engellenmesi için Diyanet İşleri Başkanlığı’nın önlem alması,
50-Siyaseti kullanan bazı sendikaların il ve ilçe Müftülerini ve idarecilerini kendilerinin atattığını söyleyerek çıkar sağlamaya, diğer sendika üyelerine baskı yapmaya, korku ortamı yaratmaya ve bu tür girişim ve söylemlerle Diyanet İşleri Başkanlığı’nı töhmet altında bırakarak işlevsiz hâle getirmeleri engellenmeli, bununla ilgili yasal düzenleme acil olarak yapılmalıdır.
51-Cübbe ve sarıkların kalitesinin artırılması ve Müezzin Kayyımlara da aynı kalitede cübbe ve sarık verilmesi,
52-Her ilde Diyanet evlerinin açılması,
53-D.İ.B. TOKİ işbirliğiyle il ve ilçelerde görevli personele uygun şartlarda daire satın almalarının sağlanması,
54-Öğretmen evleri ve diğer misafirhanelerin kamu evlerine dönüştürülerek tüm görevlilerin hizmetlerden eşit şekilde faydalanması sağlanmalıdır.
55-Yardımcı Hizmetli Sınıfı kaldırılmalıdır. Müktesep hakkı olan hizmetlilerin din hizmetleri sınıfına dahil edilmesi, müktesep hakkı olmayanların memur olarak görevlendirilmesi gerekir.
56-Geleneksel İslam anlayışından kaynaklanan hurafelerin temel inanç anlayışı çerçevesinde anlatılmaması için görevlilerin bilinçlendirilmesi.
57- Diyanet İşleri Başkanlığı ile yetkili sendikanın katılımıyla yılda iki kez Nisan ve Ekim aylarında olmak üzere yapılan İdari Kurul Toplantısı’na diğer sendikalardan da birer temsilcinin davet edilmesi,
58-Memur iken şef kadrosuna atananların yan ödeme puanı 700 iken, VHKİ kadrosundan şef kadrosuna atananların yan ödeme puanı 2.250’dir. Aynı işi yapan memurun yan ödemesindeki farklılık doğal olarak memnuniyetsizlik yaratır. Bu uygulama düzeltilmelidir.
59- D.İ.B. Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği Taşra Teşkilatında Şeflerin Hizmet Süresi başlıklı 16. Maddesinde, “Taşra teşkilatında görev yapan şeflerin bulundukları yerde hizmet süreleri beş yıldır. Bu süre Başkanlıkça bir yıl uzatılabilir.” Hükme yer almaktadır. İlçe Müftüsü ve Şube Müdürü kadrosunda olanların mali durumları şeflere oranla çok iyidir. İlçe Müftülerinin tahsisli lojmanları var. Amir konumundaki bu görevlilerin her beş yılda bir rotasyona tabii tutulması gerekirken, özlük hakları bakımından durumları iyi olmayan alt görevde çalışan şef pozisyonundaki insanların beş yılda bir rotasyona tabii tutulmasında hakkaniyet yoktur.
İdare Amirleri gibi Şeflere de lojman tahsisi yapılmalıdır.
60-İlahiyat Fakültelerinde okuyan personelin eğitimine izin verilmiyor. Teşkilat mensuplarının eğitimlerini rahat bir şekilde yapmaları gerekir. Müftülükler bu konuda farklı yaklaşım içindedir. Kimi izin verirken kimi izin vermiyor. Diyanet İşleri Başkanlığı’nca yapılan teftişlerde, İlahiyat Fakültesinde okuyan teşkilat mensuplarımız ile bunlara izin veren yetkililer cezalandırılıyor. Böyle bir yaklaşımı kabul etmiyoruz. D.İ.B. Görev ve Çalışma Yönetmeliği’nin 37. Maddesinin c fıkrasında; ”Başkanlık personelinin tahsil seviyelerini ve aldıkları eğitimin kalitesini yükseltmek amacıyla Yüksek Öğretim Kurulu, İlahiyat Fakülteleri ve Din Öğretimi Genel Müdürlüğü ile koordinasyon ve işbirliği çalışmaları yapmak,” ve ayrıca birçok birimin görevleri arasında personelin “eğitim seviyesinin yükseltilmesi” ile ilgili metin vardır. Hâl böyle iken okuyan din görevlilerine zorluk çıkarılması, eğitimlerinin engellenmesi izah edilemez. İlahiyat Fakültelerinde okuyan din görevlilerinin eğitimlerini yapmalarına imkân tanıyacak yeni bir düzenleme yapılması gerekmektedir.
61- Bilindiği gibi Diyanet İşleri Başkanlığı 633 Sayılı Teşkilat Kanununda 6002 Sayılı kanunla değişiklik yapılarak Başkanlıkta 200 adet Diyanet İşleri Uzmanı 50 adette uzman yardımcılığı kadrosu ihdas edilmiş, bu kadroların 40’ına atama yapılmıştı. 6002 Sayılı kanunla yapılan değişiklikte, Başkanlık teşkilatında uzun süredir görev yapan APK, Eğitim ve Din Hizmetleri Uzmanları ile ilgili bir düzenleme yapılmaması Diyanet İşleri Uzmanları ile APK, Eğitim ve Din Hizmetleri Uzmanları arasındaki maaş farkını adeta uçurmuştur. Diyanet İşleri Başkanlığı’nda uzun yıllardır görev yapan ¼ ‘ndeki 2 çocuklu bir APK Uzman 2.885 lira, Eğitim Uzmanı 2.895 lira, Din Hizmetleri Uzmanı ise 2.895 lira maaş alırken, 6002 Sayılı Kanunla yapılan değişiklikle yeni göreve başlayan Diyanet İşleri Uzmanı 5.125 lira, Uzman Yardımcısı ise 3.650 lira alıyor. Bu örneklere göre D.İ.B. görev yapan söz konusu görevliler arasında ücret adaletsizliğinin giderilmesi gerekmektedir.
62- Dünyada mevcut eğitim sistemlerinin hiç birinde öğrenciler ayrı ayrı sınava girip başarılı oldukları derslerden tekrar sınava tabi tutuldukları bir uygulama yoktur. İhtisas kursiyerlerinin, 1 yıl boyunca devam eden “hazırlık döneminde girdiği sınavlar hariç, 2 yıl boyunca devam eden “İhtisas döneminde 50’den fazla dersten ayrı ayrı sınava tabii tutulmaktadır. Bu sınavlarda başarı gösteren kursiyerlerin tekrar aynı derslerden ”Temel İslam Bilimleri Bölümü/Vaaz ve İrşad Hizmetleri Bilgi ve Beceri Geliştirme Programına Geçiş Sınavı”na tabii tutulmaları mervi eğitim sistemi ve anlayışına aykırıdır. Bu sistemin düzeltilmesi gerekmektedir.
63- Yine 30 ay boyunca Eğitim Merkezi’nde başta Arapça olmak üzere Temel İslami İlimler ve diğer derslerde ihtisas gören, uzmanlaşan kursiyerlerin, İhtisas eğitimi almamış olan İlahiyat Fakültesi mezunları ile eşdeğer tutulmalarında hakkaniyet yoktur. Başkanlığın, Eğitim Merkezlerinden mezun olan kursiyerlere hakkını teslim edecek yeni bir düzenleme yapılması gerekmektedir.
64- Diyanet İşleri Başkanlığı sınavlarında şeffaflık sağlanmalıdır. Sınavların adalet ve hakkaniyet ilkeleri gözetilerek kayırmacılığın önlenmesi gerekir.