Diyanet İşleri Başkanlığı Görev ve Çalışma Yönetmeliğinin 17 Haziran 2014 tarih ve 29033 Sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmesinin ardından, yönetmeliğin çeşitli maddeleri üzerinde tartışmalarda devam ediyor.
Yönetmeliği değerlendiren Demokratik Sendikalar Konfederasyonu (DESK) ve Din Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi Şenocak, hem Diyanet İşleri Başkanlığı Görev ve Çalışma Yönetmeliğinin hem de Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin çeşitli maddeleri üzerinde daha önce değerlendirme yapmış ve bunu da kamuoyu ile paylaşmıştık, dedi.
Camilerin yatsı namazına kadar açık tutulmasının güvenlik sorununu ortaya çıkardığını söyleyen Şenocak, konuyla ilgili yazılı bir basın açıklaması yaptı. Açıklamasında; Diyanet İşleri Başkanlığı Görev ve Çalışma Yönetmeliği, Başimam-hatip, uzman imam-hatip ve imam-hatiplerin ortak görevlerini 40’ncı madde de düzenlemiştir. 40’ncı maddenin (d) fıkrası; “Her gün öğle namazından bir saat önce açıp yatsı namazından sonra kapatmak suretiyle camiyi gün boyu açık tutmak,” şeklinde görev tanımlaması yapmıştır, diyen Şenocak açıklamasına şöyle devam etti: “Bu tanım, imamların gün boyu camii de kalması demektir ki, bunun takibi; zaman, personel ve harcanan emek açısından zordur. Bayram, dini gün ve geceler, doğum, sünnet, düğün, hastalık, ölüm ve benzeri vesilelerle görev mahallinde ikamet eden vatandaşlara din hizmeti sunan imam-hatipler için bu düzenlemenin yeni sorunları da beraberinde getireceği açıktır. Bu düzenleme 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu ve uluslar arası sözleşmelere aykırıdır. Düzenlemeyle verilen diğer görevlerde düşünüldüğü zaman yönetmeliğin imam-hatipleri çağdaş köle haline getirdiğini görebiliriz. Bu hususları daha önce yapmış olduğumuz basın açıklamalarında da kamuoyu ile paylaşmıştık. Ancak Diyanet’in açıklamalara kulak tıkadığı görülüyor.
40. Madde camilerde güvenlik sorununu gündeme getirmiştir. Özellikle büyük kentlerde gün boyu açık kalacak olan cami tuvaletlerinde güvenlik sorunu ortaya çıkmıştır. İmamlardan sendikamıza yapılan şikâyetler arasında camii tuvaletlerinin tinerciler ve eroinmanlar tarafından kullanıldığı, hatta kaçak sigara satıcılarının bile zaman zaman görüldüğünü ve korkularından müdahale edemediklerini belirtiyorlar.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın son yönetmelik düzenlemesinin yanlış olduğunu ısrarla savunuyoruz. Yanlış iş yaparsanız işte sonucu bu olur; imamı ya çağdaş köle yaparsınız ya da tuvalet bekçisi… Bu ciddi bir problemdir. Bu konuyla ilgili ciddi önlemler alınmadığı takdirde sonuçları telafi edilemez büyük zararlar ortaya çıkabilir. Bu sorun sadece büyük şehirlerle ilgili değil, aynı zamanda köylerimiz dışındaki tüm cami tuvaletlerinde yaşanabilecek bir olaydır. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bu konuyu ciddiye alması ve Yönetmelikte yeni bir düzenleme yapması şarttır.”