Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK), Temmuz ayına ilişkin TÜFE ve ÜFE verilerini açıkladı. Buna göre Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) aylık yüzde 0,45 arttı. TÜFE’de 2014 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre yüzde 0,45, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 6,18, bir önceki yılın ayna ayına göre yüzde 9,32 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 8,35 artış gösterdi.
Bayram öncesi zamlı maaş alamayarak hayal kırıklığı yaşayan memurlar, bayram alışverişlerini yine borçlanarak yaptılar. Ceplerinde para olmayan memurlar kredi kartlarına yüklendi. “Açız, bizim halimizi kimse görmüyor. Verecekleri üç kuruş zammı da yapmadılar. Bizi masada satanları Allah’a havale ediyorum,” diye feryat eden memurların sesini yine Şenocak duydu.
Enflasyonun Temmuz ayında beklenilenin üzerinde çıkarak memurun cebinden biraz daha götürmesi üzerine yazılı basın açıklaması yaparak sert açıklamalarda bulunan Demokratik Sendikalar Konfederasyonu (DESK) ve Din Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi Şenocak, memur emeklisine 140 lira, memura 123 lira seyyanen zammı zafer gibi gösterenlerin, son açıklanan enflasyon rakamlarıyla emekli ve memuru kandırdığı bir kez daha ortaya çıkmıştır, dedi.
DESK ve Din Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi Şenocak, açıklamasında şunları söyledi: “Toplu sözleşmeden umduğunu bulamayan memur ve emekliler adeta kaderine terk edilmiştir.
2013 yılında yoksulluk sınırı 179 lira artmış ancak memura 123 lira, emekliye 140 lira seyyanen zam yapılmıştır. A’dan Z’ye her şeye zam yapılarak memur ve emeklinin maaşı 2014 yılına girmeden erimiştir.
Hatırlanacağı gibi, Merkez Bankası 2014 yılı enflasyon tahminini %5,3’ten %6,6’ya çıkardı. 2014 yılı bütçesinin daha yola çıkmadan raydan çıktığını Şubat ayında gördük. Yılın ikinci ayında toplamda yüzde 2.42’ye ulaşan enflasyon rakamı emekli ve memurun aldığı zammı götürdü. Dört kişilik bir ailenin insanca yaşayabilmesi imkânsız hâle gelirken, Asgari Geçim Haddi ve Yoksulluk Sınırı da artmış oldu. 2014 yılı, memur ve emeklilerin yaşam koşullarının daha da zorlaştığı bir yıl oldu. Ancak yaptıkları yanlış hesabın hâlâ farkına varamayan yetkili sendika bunu göremedi.
2014 yılı Nisan ayında enflasyon 1,34 arttı. Temmuz ayında açıklanan enflasyon rakamları ile yılsonunda %9’u geçmesi bekleniyor. Enflasyonun %9 olması halinde sadece 2014 yılı için %2,45 civarında gelir kaybı söz konusu olacaktır.
Yetkili sendikanın, seyyanen zam yapılmasına nasıl göz yumarak masadan kalktığını anlamakta zorlanıyoruz. Güya memur ve emeklinin durumunda iyileştirme yapıldığı söyleniyor. Hâlbuki seyyanen yapılan bu zamların dışında ne aile yardımında ne çocuk yardımında ne ek göstergede ne de mesai ve tazminat ücretlerinde bir iyileştirme yapılmamıştır. Oldubitti ile imzalanan bu toplu sözleşme memur ve emekliyi daha da yoksul etmiştir. Memur ve emekliyi perişan etmiştir. Memur ve emeklinin gözünün içine baka baka yalan söyleyen yetkili sendikaya diyoruz ki, memur ve emeklinin hakkını nasıl yedirirsiniz? Vicdanlarınız rahat mı?
Her geçen gün asgari geçim haddi, yoksulluk sınırı ve açlık sınırı artıyor. Memur ve emeklilerimiz bunların altında kalan gelirlere mahkûm edilmiştir. Milli gelir dağılımı adaletsizdir. Çalışan ve üreten insanlarımız adeta cezalandırılmaktadır. Buna son verilmeli, adaletli gelir dağılımı, eşit işe eşit ücret sistemi, herkesin hakkını aldığı adil bir düzen kurulmalıdır.
2014 yılı için memura verilen zammı yeterli görerek toplu sözleşmeyi imzalayıp masadan kalkanlar, enflasyonun bugünkü durumunu göz önüne alarak memur ve emeklinin hakkını almalıdır. Hükümete şirin gözükmeye çalışan yetkili sendika, memurun içinde bulunduğu zor koşulları unutmuş, adeta görmezden gelmekte ve siyaset yapmaktadır. Bunların gözleri kör, kulakları sağır, dilleri lâl olmuştur. Memurlarımızda gözünü açsın. Onların hakkını kim arıyor kim soruyor, görsünler. Haklarını yedirmesinler. Yetkili sendikaya sesleniyorum; siyaset yapmak istiyorsanız işgal ettiğiniz koltuklarınızdan ayrılarak siyaset meydanlarına inin. Sendika olarak memura özür borcunuz var. Ya özür dileyin ya da derhal istifa edin.”