Mersin-Mut İlçesi Yukarıköselerli Mah. Hacımehli Mevkii Camiinde İmam-Hatip olarak görev yapan Gülhan Boru’nun rotasyon nedeniyle intihar ettiği haberleri üzerine yeni bir basın açıklaması yapan Demokratik Sendikalar Konfederasyonu (DESK) ve Din Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi Şenocak, Din Bir-Sen olarak endişelerimizde haklı çıktık. Bu konuyu Başbakanlığa resmi olarak ileteceğiz, dedi.
İntiharın nedenleri araştırılmalıdır.
İmam-Hatip Gülhan Boru’nun rotasyon nedeniyle intihar ettiği açıklanmışsa da bu konu Cumhuriyet Savcılığı’nca yapılacak incelemeden sonra netleşecektir. Bu üzücü olayın hemen rotasyona bağlanmasını doğru bulmuyoruz. Bu nedenle intihar olayı başka bir gerekçe ile gerçekleşmiş olsa bile, rotasyonun din görevlilerini huzursuz ettiği, endişe ve korkuya neden olduğu gerçeğini örtbas etmez.
Şenocak açıklamasında Diyanet İşleri Başkanlığı’nı topa tuttu.
Sendikal çalışmalarımız nedeniyle daha önce ziyaretlerde bulunduğum bölgelerde ve son olarakta birkaç gün önce Mardin, Muş, Bitlis, Siirt gibi illerimizde üyelerimizle istişarelerde bulundum. Bu görüşmelerde ve sendikamız genel merkezine yapılan şikâyetlerden anladığımız; camiada haksızlığın, hukuksuzluğun, kayırmacılığın artış gösterdiği, bununda din görevlilerini rahatsız ettiğidir. Din görevlileri, görevleriyle ilgili pek çok sorunları olduğunu ancak çözüm bulunamadığını, belirtiyorlar. Bu nedenle mutsuz olduklarını, bunun da ileride psikolojik rahatsızlıklara yol açacağı endişesi içinde olduklarını söylüyorlar. Din Bir-Sen 7. Başkanlar Kurulu toplantısında da bu konular gündeme gelmiş ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kendilerini dinlemediğini, sorunların çözüme kavuşturulamaması nedeniyle gerek idari hizmetlerde çalışan gerek din hizmetlerini yürüten personel başta olmak üzere ailelerini olumsuz etkilediğini ifade etmişlerdir.
Din görevlileri iş güvenliği istiyor.
Kamuoyu, Diyanet İşleri Başkanlığı ve sorumlu Bakanlık olarak Sayın Başbakanlık Makamı bilmelidir ki, din görevlileri eşit işe eşit ücret istiyorlar. Uygulanmakta olan rotasyonun Müftülük emrine verilmesinden rahatsızlık duyuyorlar. Adil ve hakkaniyetli bir yönetim sistemi istiyorlar. En tabii hakları olarak iş güvenliği istiyorlar. Din görevlilerinin iş güvenliği maalesef yoktur. Görev mahallinde savunmasız ve tehlike içindedirler. Özellikle büyük kentlerde sabah ve yatsı namazı saatlerinde din görevlileri tamamen risk altındadır. Korkan, huzursuz ve tedirgin olan din görevlisi verimli olamaz. Nitekim göreviyle ilgili sorunların aile içinde huzursuzluğa neden olduğu bilinmektedir.
Din Bir-Sen olarak endişeliyiz.
Rotasyon uygulamasının bugün geldiği nokta üzüntü vericidir. Rotasyon din görevlilerini rahatsız ediyor. Din Bir-Sen olarak rotasyonun yanlış uygulanmasından yana endişemiz var. Binlerce din görevlisi endişe içinde iken Diyanet’in sessizliğe bürünmesini anlayamıyoruz. Din Bir-Sen olarak karşı çıkış noktalarımızdan biri budur. Bir diğeri ise rotasyonun Müftülere bırakılmış olmasıdır. Bu son derece yanlıştır. Diyanet, din görevlilerinde endişeye neden olmaktadır. Din görevlilerini huzursuz ederek görevlerini yapamaz hâle getirmektedir. Bu durumda din görevlileri verimli olamayacaktır. Bu belirsizlik din görevlilerinde işe uyumu bozuyor, motivasyonu bozuyor. Diyanet’in bunu görmemesi anlaşılır gibi değil. Rotasyon yetkisinin Müftülüklere verilmesi demek yeni problemlerin ortaya çıkması demektir. Müftülükler, bu yetkiyi mutlak yetki gibi kullanabilir. Bu yetki kayırmacılığa neden olabilir. O zaman çalışma barışı ve huzuru bozulacaktır. Din görevlileri, Diyanet’in personeli değil, Müftülerin emir kulu olacaktır. Bu çok yanlıştır. Bundan derhal dönülmelidir. Din görevlilerinin ne ifa ettikleri görevleri ne de sosyal yaşamları bu kadar hafife alınamaz.
Ekonomik sıkıntılar içinde yaşamaya çalışan din görevlileri şimdi de yer değişikliği beklentisi ile endişe ve huzursuzluk içindedir. Diyanet, din görevlilerini huzursuz ederek görevlerini yapamaz hâle getirmiştir. Bu durumda din görevlileri verimli olamayacaktır. Din görevlilerinin okuyan çocukları uyum problemi yaşayacaktır. Eğitimlerinde başarısız olacaklardır. Ev bulma telaşı, yeni yerinde kendisini neyin beklediğini bilememe endişesi din görevlisini verimsiz yapacaktır. İşe motivasyonu bozulacak, uyum sağlamakta sıkıntı yaşayacaktır. Yaptığımız istişarelerde, din görevlilerinin psikolojilerinin bozulma noktasına geldiğini görüyoruz. Bu endişe vericidir. İleride daha ciddi olayların yaşanması muhtemeldir.
Diyanet personelinin içinde bulunduğu durum vahimdir. Personel memnuniyetinin sağlanması, sadece çalışanları ve ailelerini memnun etmeyecektir, aynı zamanda vatandaş din hizmetlerini daha sağlıklı alabilecektir. Bunların yapılmaması din görevlilerini, Diyanet’te çalışan alt kadrodan üst kadroya kadar tüm çalışanları karamsarlığa itmektedir. Diyanet çalışanları mutsuz, kendilerinin ve çocuklarının geleceklerinden umutsuzdur.
Yanlış uygulamada ısrar etmek daha ciddi sorunları ortaya çıkaracaktır.
Hizmet yılına göre 2014 yılından başlayarak 2017 yılına kadar rotasyondan pek çok din görevlisi olumsuz etkilenecektir. Din görevlilerini, aileleri ve cemaatleriyle birlikte olumsuz etkileyen bir uygulamanın sağlıklı olduğunu düşünmek, bu kararda ısrar etmek son derece yanlıştır. Rotasyon, alt yapısı hazırlanmadan kesinlikle yapılmamalıdır. Pek çok köy camiinin lojmanı yoktur. Hatta büyük kentlerde, ilçelerde de aynı sıkıntı vardır. Lojmanı bulunmayan bir camiye ‘Sen buraya gideceksin’ diye dayatmak, o din görevlisini perişan etmekten başka bir şey değildir.
Diyanet İşleri Başkanlığı, eleştiri ve önerileri dikkate almalıdır.
Bugüne kadar yapmış olduğumuz basın açıklamalarında belirttiğimiz gibi, Diyanet İşleri Başkanlığı “Yaptığım doğrudur” zihniyetinden biran önce kurtulmalıdır. Eleştirileri ve önerileri dikkate almalıdır. Rotasyon, din görevlilerinin huzursuz olmasına neden olmuştur. Din görevlileri, Diyanet’in direğidir. Diyanet, bindiği dalı kesmektedir. Rotasyon uygulamasının adil ve hakkaniyetli bir şekilde yapılabilmesi, hiçbir personelinin huzursuzluğuna, endişesine yol açmayacak şekilde uygulanması için yeni bir çalışma yapması zorunludur.
Rotasyonla ilgili Din Bir-Sen’e ulaşan şikâyetleri kamuoyu ile paylaştık ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bu konuyu yeniden gözden geçirmesini istedik. Ancak Diyanet, sendikamızın haklı tepkilerine kulak tıkadı. Cevap bile vermedi. Bugün itibariyle endişelerimizde haklı olduğumuzu bir kez daha gördük. Bizi endişeye sevk eden bu kadar şikâyet varken, din görevlisi kardeşimizin rotasyon nedeniyle intihar ettiği iddia edilirken, ailelerde huzursuzluğun ortaya çıkmaya başladığı, boşanmaların gerçekleşebileceği gerçeğini görmezlikten gelerek, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yaptığı her işi alkışlamamız mümkün değildir. Rotasyon uygulamasının yeniden gözden geçirilmesi, haksız uygulamalara derhal son verilmesi için daha kaç canı kaybetmemiz gerekiyor Rotasyon uygulamasının sağlıklı yapılabilmesi için iyi bir planlama yapılması gerekir. Oldubittiye getirilerek acele ile uygulamaya konulması yanlıştır.
Din görevlileri çözüm bekliyor.
Din görevlileri sözünü ettiğim hususlarda çözüm bekliyorlar. Bunları istemek en doğal haklarıdır. Mevcut yasalar, uluslar arası sözleşmeler ve Anayasa ile teminat altına alınmış olan insanca yaşamak hakkı, iş güvenliği hakkı, çalışma hakkı, ailenin ve sosyal hayatın korunmasına yönelik haklar bu kapsamdadır. Dolayısıyla Diyanet personelinin içinde bulunduğu durum vahimdir. İş barışı ve huzurun sağlanması, işe uyumun, motivasyonun ve personel memnuniyetinin sağlanması yasal zorunluluktur. Din Bir-Sen olarak bu konularda iyileştirme çalışmalarının biran önce yapılmasını istiyoruz.
Rotasyon mercek altına alınmalı.
Diyanet İşleri Başkanlığı, rotasyon uygulamalarını mercek altına almalı ve denetlemelidir. Rotasyon uygulamasının adil olup olmadığı, bazı görevlilerin mevzuata aykırı bir şekilde rotasyona tabii tutulup tutulmadığı, rotasyonda aranan kriterlerin aranıp aranmadığı gibi hususların araştırılması ve mevzuata aykırı uygulama yapan görevlilerin cezalandırılması gerekir.
