Demokratik Sendikalar Konfederasyonu (DESK) ve Din-Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi Şenocak, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yürütülen Hizmet İçi Eğitim Kurslarının din görevlilerine zulüm haline geldiğini söyleyerek yazılı basın açıklaması yaptı.
Açıklamasında, din görevlilerini mesleki olarak yeterli hâle getirebilmek için düzenlenen kursların bezginlik ve yılgınlık yarattığını söyledi. Şenocak, açıklamasına şöyle devam etti: “Diyanet İşleri Başkanlığı, Türkiye genelinde zaman zaman Hizmet İçi Eğitim Kursları düzenliyor. Özellikle din görevlilerine yönelik düzenlenen bu kurslar uzun bir süreyi kapsaması nedeniyle adeta zulme dönüşüyor.
Hizmet İçi Eğitim Kurslarının amacı, hizmette verimliliğin artırılması ve din görevlilerinin görevlerinde başarılı olmalarının sağlanmasıdır. Nitekim din görevlilerinin mesleki bilgilerinin artırılarak başarılı olmalarının sağlanmasını Din-Bir-Sen olarak destekliyoruz. Ancak bu program planlanırken din görevlilerinin motivasyonunun bozulmaması gerekir. Şu an yürütülen, planlanan Hizmet İçi Eğitim Kursları, din görevlilerini kara kara düşündüren bir süreç haline gelmiştir. Böyle bir uygulamayı kabul etmemiz mümkün değildir.
Din görevlilerine Hizmet İçi Eğitim Kursu vereceğim diye görev yaptığı mahalden kilometrelerce uzak bir yere getirmeniz akla zarar bir uygulamadır. Çoluğundan çocuğundan uzak bir yerde eğitim vermeye kalkıyor, sonra da bunlardan başarı bekliyorsunuz. Böyle bir uygulama fayda yerine zarar getirir. Alanlarında zayıf olan, Müftülüklerin eğitime alınmasını tespit ettiği din görevlileri eğitime alınsın, ancak bunlar görev yaptıkları illerde bu uygulamaya tabii tutulsun. Aksi halde bu tür eğitimler din görevlilerine hem mali yük getirecek hem moral bozukluğu meydana getirecek hem dikkat ve motivasyonu bozulacağı için başarılı olamayacaktır.
Diyanet İşleri Başkanlığı yıllardır bu tür eğitimleri düzenliyor. Hizmet İçi Eğitim programlarına katılan kursiyerler ailelerinden ayrılmak istemiyor. Bu konuda sendikamıza çok sayıda şikâyet geliyor.
Yeni göreve atananlar Hizmet İçi Eğitim Kurslarına alınsınlar. Ancak 20-30 yıl arasında hizmeti olanların mesleki bilgilerini artırmak amacıyla bu tür kurslara alınmalarını anlayamıyoruz. İlkokul öğrencileri gibi bu insanları kursa çağırıp sınava tabii tutmak uygun değil. 20 ve üzeri hizmet yılını dolduranlar bu tür uygulamadan rahatsız olduklarını ifade ediyorlar. ‘Senin öğrenciliğin hiç bitmeyecek mi?’ diye cemaatin dalga geçtiğinden yakınıyorlar.
Hizmet İçi Eğitim Kurslarına öğretici olarak katılanlara ücret ödenirken, bu kurslara kursiyer olarak katılanlara herhangi bir ücret ödenmiyor. Bu kursiyerler kilometrelerce uzaktaki başka bir ilde Hizmet İçi Eğitim Kursuna katılabilmek için yola çıktığı zamanda yol harcırahı ödenmiyor. Bu uygulamanın adil hiçbir yanı yoktur. Diyanet İşleri Başkanlığı, Hizmet İçi Eğitim Kurslarını planlarken, din görevlilerini ailelerinden ayırmadan, kendi bulunduğu ilde kursa katılmalarını sağlayarak ve 20 ve üzeri hizmet yılı olanları bu kurslardan muaf tutarak uygulama yapmalıdır.”