Demokratik Sendikalar Konfederasyonu (DESK) ve Din-Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi Şenocak, Şube Müdürlüğü atamalarını bekleyen diyanet personelinin mağduriyetlerini sık sık sendikaya iletmeleri üzerine yazılı basın açıklaması yaptı. Şenocak açıklamasında, Danıştay, haksızlığa neden olabilecek hukuksuz bir uygulamaya ‘dur’ dedi. Milli Eğitim Bakanlığı, Danıştay’ın kararına uydu. Fakat geçen zaman içinde diyanet’te hâlâ bir kıpırtı yok. Yönetmelik değişikliği ile bu konu çözülecek. Zor değil, ancak diyanet’in neden beklediğini, personelin mağduriyetine neden göz yumduğunu anlayabilmiş değiliz, dedi.
Diyanet'e baskı mı var?
Şenocak, basın açıklamasına şöyle devam etti: “Diyanet İşleri Başkanlığı’na soruyorum: Yazılı sınavda başarısız olanları sözlü sınavla alın, diye baskı mı var? Bu yüzden mi yönetmelik değişikliği ile personelin mağduriyetini gidermiyorsunuz? Bu haksızlığa, bu mağduriyete ne zaman son vereceksiniz?
Danıştay, hukuk devleti ilkeleriyle çelişkiye düşen maddeyi iptal etti
Bilindiği gibi sözlü sınavlar, yazılı sınavların tamamlayıcısı niteliğindedir. Dolayısıyla görevde yükselmesi gereken memur seçiminde tek belirleyici olamaz. Yazılı sınavdaki başarı kriterini değerlendirme dışı bırakarak sadece sözlü sınavın belirleyici olması hukuka aykırıdır. Böyle bir hukuksuzluğu dayatırsanız, o zaman akla şu gelir; torpili olan seçilecek. Nitekim Danıştay, hukuk devleti ilkeleriyle çelişkiye düşen bu maddeyi bu nedenle iptal ederek yürütmeyi durdurmuştur. Yapılması gereken, Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararına uyarak yazılı ve sözlü sınavların aritmetik ortalaması ile hesaplanacak başarı puanına göre Şube Müdürü atamaları yapılmalıdır.
Diyanet’e baskı mı var?
Diyanet, yönetmelikte değişiklik yaparak Şube Müdürlüğü atamalarını niye yapmıyor? Bize gelen bilgilere göre bu konuda Diyanet’e baskı var. Bu nedenle Diyanet bu konuda bir çalışma yapmıyor. Başını ağrıtmak istemiyor. Haksızlığa sessiz kalmak yerine o koltukları bırakın. Şube Müdürlüğü atamalarını yazılı ve sözlü sınavların aritmetik ortalamasına göre yenileyin. Atanmayı bekleyenlerin mağduriyetlerini giderin. Yine gelen bilgilere göre Diyanet’in münhal bulunan Şube Müdürlüğü kadrolarını diğer kurumlardan naklen geçiş ile dolduracağı şeklindedir.
Edinilen bilgiye göre, Danıştay’ın kararından sonra hüküm fiilen ortadan kalktı. Yazılı sınavda başarılı olup, sözlü sınavda başarısız oldukları gerekçesiyle atamaları yapılmayan personel, sınavı mahkemeye vermiş olsalardı haklarını alabileceklerdi. Böyle bir durum söz konusu olmadığı için mahkeme kararı olmadan herhangi bir şey yapılamıyor. Danıştay’ın kararı gereğince 2015 Yılının Nisan veya Mayıs aylarında görevde yükselme sınavlarının yapılabileceği öğrenildi.
Yargı kararlarına uyun
Diyanet’in yargı kararına uymasını bekliyoruz. Kadro artırın. Diyanet’te halen boş olan Şube Müdürlüğü kadrolarının olduğunu biliyoruz. Boş kadrolara atama yaparak mağduriyetleri giderin. Aritmetik ortalaması 70’i geçen personelin ataması yapılmalıdır. Ortada yargı kararı var. Yargı kararları bütün kurumları bağlar. Milli Eğitim Bakanlığı yargı kararına uymuşken, Diyanet’in sessizliğini anlamakta zorlanıyoruz. Referansla Müezzini Şube Müdürü yaparsanız kurumun saygınlığını zedelersiniz. Hiç kimse hukukun üstünde değildir. Herkes hukuka uymak zorundadır. Referans olabilir, diye fetva veren Din İşleri Yüksek Kurulu’na şunu hatırlatmak istiyorum: Kulun referansı, Allah (c.c)’ın emirlerinden üstün mü? Diyanet, şahısların isteklerine göre değil Allah’ın emirlerine göre fetva vermek zorundadır.