Hatay DESK ve Din-Bir-Sen İl Başkanı Yahya Atçılı, Memur-Sen’e sert sözlerle yüklendi.
Seçimlerin ardından açıklama yapan Atçılı, ‘ey memuru aldatan malum sendika; duy sesimizi,’ dedi. “Bunu hak ettiniz!” diye seslenen Atçılı yazılı basın açıklaması yaptı. Açıklamasında memurlara da seslenerek; sizler bunu hak ediyorsunuz,” dedi.
Atçılı şunları söyledi: “İşçiler haklarını söke söke alırken, memur gariban gibi boynunu büküyor. Devlet verirse, aldığına seviniyor ve şükrediyor. Hakkımızı koru diye yetkiyi Memur-Sen’e veren gariban memur yoksullaştıkça yoksullaşıyor. Eziliyor. Bunun hesabını kim verecek? Makam ve mevki için memurun hakkını masada bırakanlar düşünmüyor, hiç olmazsa sen düşün ey memur kardeşim!
Memur-Sen’den niye korkuyorsun? Siz varsanız o sendika var. Yetkiyi çekin alın, bakalım o sendika kalıyor mu? Matematik hesabını yapamayanlar, makam, mevki sahibi olacaklar, milyarlık maaşları çatır çatır yiyecekler, peki sen ne yapacaksın ey memur kardeşim?
16 yıllık bir memur 223 lira yerine 123 lira seyyanen zamma razı edildi. Bunları unuttun mu, memur kardeşim? Memurun taban aylığında 175 liralık zamma 'evet' diyen Memur-Sen, bir gün önce hükümetin 3+3 zam teklifini kabul etse 1,5 milyon memur, daha yüksek maaş alacaktı. Hükümetle tek başına toplu sözleşme imzalayan Memur-Sen'in attığı imza 1,5 milyon memur için kayıptır. İmzalanan toplu sözleşmeyle 1,5 milyon memur, hükümetin vermek istediği yüzde 3+3 zam oranından bile daha düşük zam aldı.
2014 yılı maaş artışlarını da içeren toplu sözleşme masasına hükümet ilk teklif olarak yüzde 3+3, toplamda yüzde 6.1 oranında zam teklifiyle geldi. Memur adına masaya oturan Memur-Sen, önce büyük bir tepki göstererek, “bu teklifin kabul edilemez olduğunu” açıklayıp masadan kalktı. Hükümet, teklifini yılın iki ayrı bölümü için 1'er puan yükselterek, yüzde 4+4'e çıkarabileceğinin işaretini verdi. Ancak ertesi gün diğer konfederasyonların haberi olmadan hükümetle yeniden masaya oturan Memur-Sen, toplantı sonunda anlaşma sağlandığını ve maaş artışının oransal olmadığını, brüt 175 lira zamma karar verildiğini açıkladı. Böylece 2,6 milyon memurun 1,5 milyonu için hükümetin vereceğinden daha düşük zam alındı.
Ey memur kardeşim, bunları sana özellikle hatırlatıyorum. Hakkını arayasın diye, çoluk çocuğunun hakkını yedirmeyesin diye, birileri milletvekili olsun diye hakkınızı yedirtmeyin diye.
Bizi duyun memur kardeşim. Hatırlatmaya devam ediyorum:.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, kamuda çalışan 181 bin işçinin maaşlarında 2015 yılının birinci altı aylık döneminde 6, ikinci altı aylık dönemi için yüzde 5 olmak üzere toplam yüzde 11,3 artış yapıldığını açıkladı. Başbakan Davutoğlu, düşük ücretlerde aylık 50 ile 100 lira arasında iyileştirme yapıldığını ve yılda bir kez tüm işçilere denge ödeneği olarak 500 lira ödeneceğini söyledi. Tüm bu iyileştirmelerle birlikte en düşük işçi maaşı yüzde 16, en yüksek işçi maaşı da yüzde 13 zam almış olacak. Peki, memur kardeşim sen ne aldın? Memuru aldatan sendikaya soruyorum: Yetkili sendikasınız. Memurun ne aldığını siz açıklayın.
2013 Yılında imzaladığınız toplu sözleşmede memurun haklarını masa başında sattınız. “Büyük kazanımlar elde ettik,” yalanıyla memuru oyaladınız, kandırdınız.
“Rotasyon uygulanmayacak” dediniz, ancak ertesi gün rotasyon uygulanınca sıkıştınız. Diyanet 2015 yılı Rotasyonu askıya aldı, sazan gibi atladınız ve ‘biz durdurduk’ yalanına sarıldınız. Diyanet personelinin hiçbir sorununa çözüm üretilemezken, personel sorunları katlanarak büyürken, sadece diyanet çalışanlarını değil, aynı zamanda aileleri de olumsuz etkilerken, yetkili sendika olarak seyretmekten başka bir şey yapmadınız.
Din-Bir-Sen’in diyanet personeline yönelik çalışmaları sizi telaşlandırdı. Basın açıklamalarımıza yapılan yorumları okuyorsunuz. Gelen tepkileri görüyorsunuz. Telaş içindesiniz. Diyanet personeli her şeyi görüyor. Diyanet camiasını kandırdığını sananlar ancak kendilerini kandırırlar
Din-Bir-Sen olarak vesayetten ve sarı sendikacılıktan uzak sendikacılık yapıyoruz. Yalana, iftiraya sarılmıyoruz. Üye çoğunluğunu sağlamak için kimseyi kandırmıyoruz. Kimseyi ötekileştirmiyoruz. Kimseyi sürgünle, baskıyla, sindirme ve yıldırmayla üye yapmıyoruz. Her zaman haklının yanında yer aldık. Bundan sonra da aynı çizgimizde rotamıza devam edeceğiz. Engellemelere rağmen bizi kimse yolumuzdan alıkoyamaz. Din-Bir-Sen’e yalan ve iftiralarla saldıranların çuvalladıklarını görüyoruz. Sadece bununla kalmayacaklar; bir gün gelecek o çuval onların başlarına geçecek!”