Sendikalar, yasa da belirtilen amaca hizmet etmek için çalışır:

Konuyla ilgili yazılı basın açıklaması yapan Şenocak, sendikaların amacı; “Üyelerinin ortak, ekonomik, sosyal, kültürel, mesleki hak ve menfaatlerini korumayı ve geliştirmeyi temel amaç sayar.” Belirtilen amaç dışına çıkmaz ve asla taviz vermez, diyerek açıklamasına şöyle devam etti: “Yetkili Konfederasyon, hükümeti her fırsatta destekledi. Hükümetin de iş güvencesine yönelik tehditleri hiç durmadı. Zaman zaman çeşitli şekillerde kamuoyu ile paylaşarak nabız yoklamıştır.

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ne demişti?

2016-2017 Toplu Sözleşme Görüşmelerine, malum Konfederasyonun skandal talebi damgasını vurmuştur: Memur-Sen Genel Başkanı Sayın Ali Yalçın, konfederasyon olarak Toplu Sözleşme Görüşmeleri öncesinde taleplerini açıklayarak şunları söylemişti: “Kamu görevlilerinin iş güvencesi, kurulumuzdan bugüne ve bugünden yarına vazgeçmediğimiz, vazgeçemeyeceğimiz en önemli kırmızıçizgimizdir. İş güvencesine dokundurtmamak yanında bütün kamu görevlilerinin istihdam türü yönüyle iş güvencesine sahip olması da en büyük hedefimizdir.”

Sayın Ali Yalçın şu açıklamayı da yapmıştı: “Toplu Sözleşme İkramiyesi Sendika Üyesi Olmayı Teşvik, Yetkili Sendika Üyelerini ise Takdir Edecek Düzeye Çıkarılmalı: Halen üç ayda bir 60 TL. olan Toplu Sözleşme ikramiyesinin; %50 artırımla (90 TL) yetkili sendika üyelerine ise %100 (120 TL.) artırımlı olarak ödenmesini teklif ediyoruz.”

Memur-Sen, ayrıca taleplerinin 59. Maddesinde şunu istemişti: “Büyükşehir ve bağlı kuruluşları ile belediyelerde çalışan müfettiş ve Müfettiş Yardımcıları ile İç Denetçilerin özlük hakları Bakanlıklarda görev yapanlar ile aynı olması eşitlik kuralının gereğidir.

Hazırlamış olduğumuz bu talepler genelde kamu çalışanlarının, özelde ise yerel yönetim çalışanlarının idari, mali, hukuki, sosyal ve özlük haklarını düzenlemekte, mevzuattan kaynaklanan kanunsuzluklara işaret etmekte ve ülkemizin sağlıklı bir çalışma barışına kavuşmasına katkı sunmayı hedeflemektedir. Sendika olarak çalışma barışını sosyal barışın sağlanması adına vazgeçilmez görmekteyiz.

Ülke kaynaklarının doğru ve eşit paylaşımını, iktidarların toplumun kesimleri arasındaki adil yaklaşımını, çalışanlar kavramının oturtularak gelecek planlamalarının bu kavram çerçevesinde yapılmasını çok önemsiyoruz.”

Memur-Sen’in talepleri çalışma barışını ve sosyal adalet anlayışını bozar:

İşçi-memur ayrımının kaldırılmasını öngören “Çalışanlar” ibaresi, Sayın Yalçın’ın açıklamalarıyla örtüşmüyor. Yetkili sendika, üyelerinden aldığı gücü hükümetin lehine kullanmayı tercih etmiştir. Kamu çalışanlarının iş güvencesi elinden alındığı takdirde kendi açıklamalarıyla örtüşmeyen; mevzuattan kaynaklanan kanunsuzluklar ortaya çıkar. Çalışma barışı ve bozulur. Sosyal adalet ve sosyal barış bozulur.

Hangi zihniyetle ayrımcılığı açıkça teklif ediyorsunuz?

Sayın Yalçın’ın, üç ayda bir ödenen Toplu sözleşme ikramiyesinin yetkili Konfederasyon lehine; “Üyelerine %100 (120 TL) olarak ödenmesi” talebi Anayasa’nın eşitlik ilkelerine aykırıdır. Yetkili Konfederasyon üyelerinin takdir edilmesini istemesi ayrımcılıktır. Başlı başına bir skandaldır.

Şunu iyi biliniz ki; işçi-memur ayrımının kaldırılmasını teklif etmek, iş güvencesine darbe vurulmasına öncülük yapmaktır. İşçi-memur istihdamı birbirinden farklıdır. Kamu çalışanlarının yasalarla elde ettiği iş güvencesinin kaldırılarak onların adeta devletin kölesi haline getirilmesini mi istiyorsunuz? Bir taraftan iş güvenliğini savunarak “kırmızıçizgimiz” diyeceksiniz, diğer yandan işçi-memur ayrımının kaldırılmasını savunacaksınız, bu nasıl bir çelişkidir? Kamu çalışanlarının gözünün içine baka baka ikili oynuyorsunuz!

Demokratik Sendikalar Konfederasyonu olarak karşıyız:

Demokratik Sendikalar Konfederasyonu (DESK) olarak, devletine ve milletine bağlı, yasalardan aldığı güçle sorumluluklarını yerine getirmeye çalışan, toplumun ve kamu çalışanlarının ayrıştırılmasına ve ötekileştirilmesine karşı çıkan, toplumun ve kamu çalışanlarının yasal haklarını sonuna kadar kullanmasını savunan, milletimize özgür iradeleriyle karar verebilme gücünü sunacak, toplumun barış ve kardeşlik içinde, huzur, güven, refah düzeyi yükselmiş olarak yaşamalarına imkân tanıyacak Anayasal düzenlemeleri destekleyen bir yapı olarak, Memur-Sen’in bu tekliflerine karşı olduğumuzun bilinmesinde fayda görüyoruz. Toplu Sözleşme Görüşmesi’nde, Memur-Sen’in iş güvencisini baltalamaya yönelik bu taleplerinin ve ayrımcılığa ve ötekileştirmeye teşvik edici Toplu Sözleşme ikramiyesi talebinin ne şekilde değerlendirileceğini yakından takip ediyoruz. Konfederasyon olarak, hukuksuzluğa göz yummayız. Kamu çalışanları arasında ayrımcılığa ve ötekileştirmeye neden olacak ve teşvik edecek uygulamalara karşıyız.”