Din-Bir-Sen Genel Başkanı Yusuf Özdemir son gelişmeler üzerine bir basın açıklaması yaptı. Özdemir; “Diyanet personelini de yakından ilgilendiren DGS müracaatları için belirlenen 13 Haziran 2016 son müracaat tarihi, AÖF sınav sonuçlarının geç açıklanması gerekçesiyle 20 Haziran 2016 Pazartesi günü saat 17.00’a kadar uzatıldı. Sınav ise yine 31 Temmuz 2016 Pazar günü yapılacak. Bugüne kadar İlahiyat Önlisans mezunları; Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri, İktisat, Kamu Yönetimi, Maliye, Uluslararası İlişkiler, İşletme ve Konaklama İşletmeciliği bölümlerinin sınavsız lisans tamamlama hakkından yararlanabiliyorlardı. Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yücel Güney’in yaptığı açıklamaya göre bundan böyle sınavsız lisans tamamlama hakkından yararlanmak isteyenler DGS’ye girmek zorundalar. Bu durum sınavsız ilitam bekleyen binlerce din gönüllüsünün hayallerini yıkmış durumda. Malum olduğu üzere 2013 yılı başından beri “yetkili” sendika yöneticileri bir sınavsız ilitam rüzgârı estiriliyordu. Bizim tüm ikazlarımıza rağmen bu konudaki ısrarlarını sürdürdüler. Neticede, Sınavsız İlitam bombası ellerinde patladı. Bunu tecrübe etmekten bir din görevlisi olarak üzüntü duyuyorum” dedi.

Yusuf Özdemir “Sendikacılık samimiyet ister, bilgi ister, tecrübe ister. Öngörü ister, özveri ister. Bu iş, şahsi ihtirasları öncelikli gaye edinenlerin işi değil. Amacınız ihtiraslarınızı gerçekleştirmek olunca mağduriyet ve mahcubiyetlerin yaşanması mukadderdir. Biz göreve geldiğimiz günden beri teşkilat mensuplarının önünde çözüm bekleyen onlarca sorunla ilgili çözüm önerilerimizi hem kamuoyuyla hem de muhataplarımızla paylaştık, paylaşmaya da devam ediyoruz. Sınavsız ilitamın şu andaki mevcut diyanet personeliyle sınırlı kalmasını, hem içe hem de dışa açık olmasını desteklediğimizi hep söyledik. Ancak bu işin mevcut şartlarda zor olduğunu da biliyorduk. “Yetkili” sendika yöneticilerinin birçok konuda olduğu gibi bu konuda da manipülasyon yaptıklarını, samimi olmadıklarını, teşkilat mensuplarını beklenti içerisinde bırakarak umutları taze tutmaya çalıştıklarını; bu itibarla ilitam yalanını unutturmayacağımızı hep söyleyegeldik. Biz doğruları söyledikçe malum sendika yöneticileri hatalarından döneceklerine, kendi dışında gördüklerine bir sürü hakareti layık gördüler” dedi.

Özdemir konuşmasına; “Hatırlarsanız; Diyanet-Sen Genel Başkanı Mehmet Bayraktutar, YÖK Başkanı Prof.Dr. Yekta Saraç ile görüşmesinden bahisle ”Sn. Başkan bize İlahiyat önlisans mezunlarına sınavsız lisans tamamlama konusunda kanun teklifi hazırlandığı müjdesini verdi. Hummalı bir çalışmanın meyvelerini alıyoruz. Bu güne kadar her alanda İlahiyat önlisans mezunlarının sınavsız lisans tamamlayabilmeleri için gerekli çalışmayı yapacağımızın ve bunu kazanıma çevireceğimizin sözünü verdik. Sınavsız lisans tamamlamayı hayal gibi görenler, binlerce önlisans mezunu kurum çalışanının yararlanacağı bu başarıyı umarım takdir ederler” diyerek Diyanet İşleri Başkanlığı'nın 92. Yıl dönümünde “90 bin Diyanet Personeline ilitam hayırlı olsun” diyordu. Hatta insanları inandırmak için, devlet büyüklerimizle çekilen resimleri de servis ederek bir algı oluşturmaya çalışıyorlardı” diye devam etti.

Genel Başkan Yusuf Özdemir; Diyanet-Sen Genel Başkanı Mehmet Bayraktutar’ın; “İlitam'ın Diyanet'e kazandırılmasını bir türlü içine sindiremeyenler, bu işe hiç olur gözüyle bakmadı. Desteklemek şöyle dursun her fırsatta köstek olmaktan geri kalmadılar. Bu işi imkânsız gösterip bu yönde bir kamuoyu oluşturma cihetine gittiler. İlitam'a ilk kaydı Din Bir Sen ve Diva Sen mi yapacak? Bizler bu hakkın elde edilmesi için büyük bir mücadele başlattık. Eli kulağında olan Sınavsız geçiş hakkı için kimse yalan yanlış ifadelerle rant elde etmeye çalışmasın. Taşın altına elini koymak yerine, itibarsızlaştırmayı, iftira atmayı bir meziyet olarak görmekteler. Buna bir insan olarak, bir imam olarak üzülüyorum. Din görevlisi yalan konuşmaz, din görevlisi, tüm din görevlilerinin çıkarına verilen mücadeleyi görmezden gelerek sadece itibarsızlaştırma eğilimine girmez. Bizler Sınavsız geçiş hususunda dün söylediğimizin arkasındayız. Sizin anlayacağınız bir dille ve büyük harflerle ve altı çizili olarak SINAVSIZ İLİTAM gelecek diyorum.” Sınavsız İlitam 2016 torba yasa çalışmasında olmayınca “hazırlığımız daha bitmedi, süreç devam ediyor, yakında bir torba yasa çalışması daha var, Milli Eğitim Bakanlığı kendi teklifleri arasına İlitamı da alacak ve bu iş böylece çözüme kavuşacak” diye açıklamalarda bulunmasını nasıl anlamalıyız” dedi.

Yusuf Özdemir, “Tüm bu olup bitenlere çeşni niteliğinde “İsteseniz de istemezseniz de Diyanet Personeline İlitam Geliyor! Prof. Dr. Mehmet Görmez'den İlitama tam destek. Diyanet Sen, üstün zekâsı ve akıllı politikasıyla ilitamı Diyanet camiasına kazandırmada son adımı attı. Biz ne dediysek o... O Kadarrrrrr. Dinihaberler, Diyanet Sen'in İlitam Zaferinin Şahidi Oldu. Mehmet Bayraktutar Müjdeyi Verdi, İlitam Hayırlı Olsun, Teşekkürler Diyanet-Sen, Teşekkürler Mehmet Bayraktutar, İdealist Sendika İlitam'ı Başardı. Diyanet camiasının dört gözle beklediği İlitama ramak kala Din Bir Sen Başkanı Özdemir, çok iddialı bir çıkış yaparak "İlitam yalanını unutturmayacağız!" ve "İlitam yalanına inanılmaması" gerektiği yönünde basın açıklaması yaptı. Bu iddia Diyanet camiasında çok tartışılacağa benziyor. Başkan Özdemir'in bu açıklaması Din Bir Sen'i de zora sokacak gibi” türünden haberleri servis eden başında da dini ibaresi olan bir haber sitesinin kraldan daha kralcı tavrını anlamakta zorluk çekiyorum” dedi ve “adeta Diyanet-Sen’in yayın organı gibi yayın yapan site yöneticilerinin şimdi ne diyeceklerini doğrusu merak ediyorum” diye ekledi.

“Velhasıl, kendileri dışındaki sendikaları, masa başı sendikacılığı yapmakla, oturduğu yerden laf üretmekle, samimiyetsizlikle, sendikacılığı bilmemekle, at gözlüğü kullanmakla, başkalarının başarısını sahiplenmekle ve gölge etmekle suçlayanların sendikacılığı getirdiği nokta bugün net olarak ortada” diyen Özdemir sözlerine; “Biz bu bağlamda yaşanan gelişmeler dolayısıyla binlerce teşkilat mensubunun Diyanet-Sen yöneticilerinden bir özür beklediğini kamuoyuyla daha önce paylaşmıştık. Ancak gelinen noktada bu işi kuru bir özür temizleyecek gibi görünmüyor. Bu itibarla, aslı astarı olmayan bu kadar iftira ve hakarete binaen, hem özür hem helalleşme hem de tövbenin gerektiğini altını çizerek söylüyorum” diye devam etti. Genel Başkan Özdemir; Vefakâr ve cefakâr diyanet personelinin böyle bir duruma düşürülmesinden üzüntü duyduğunu ve kimsenin ümitsizliğe kapılmamasını, çünkü artık Din Görevlilerinin ve Kurum çalışanlarının sorunlarını ve çözüm yollarını bilen bir Din-Bir-Sen’in olduğunu ve herkesi Din-Bir-Sen çatısı altında mücadele etmeye davet ettiğini söyledi.