Diyanet İşleri Başkanlığı, Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı Dini Yayınlar Genel Müdürlüğünce Din İşleri Yüksek Kurulunun 31.08.2016/11 Sayılı kararına istinaden hazırlanan DİNİ İSTİSMAR HAREKETİ FETÖ/PDY OLAĞANÜSTÜ DİN ŞÛRASI KARARLARI rapor halinde yayınlandı.
Raporu değerlendiren Din-Bir-Sen Genel Başkanı Yusuf Özdemir, raporun İslam âlemi için çok önemli olduğunu, bu raporun iyi okunması gerektiğini söyledi. Konuyla ilgili değerlendirmesinde, 15 Temmuz’da yaşanan hain işgal girişimi tarihi bir olaydır. Çünkü FETÖ denen örgüt, Müslümanları dini yapı ve cemaat oluşumu şeklinde, eğitim-öğretim hizmetleri yapan bir kuruluş olarak yıllarca aldatmış, uşaklığını yaptığı emperyalist güçlerin amacına ulaşabilmesi için kirli emellerini ve pis yüzünü gizleyerek münafıklık yapmıştır. Tarihi bir müşriklik olayı ile karşı karşıyayız, ifadelerini kullandı.
Özdemir, konuyu şu şekilde değerlendirdi: “Sırf Allah dedikleri için, Müslümanlarca müsamaha gösterilen; zekât, himmet vs. adlarla yardımda bulunulan bu yapı, 40 yılı aşkın süredir içimizde yaşamış ve kendisini gizleyebilmek için her türlü yolu mubah görerek sinsice palazlanmıştır. Yıllarca bu yapının içindeki insanlara Allah, Kur’an ve Peygamber dedikleri için saygı gösterilmiştir. Faaliyetlerini devletin desteğiyle rahatça yürütmüşlerdir. Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi, Müslümanlar olarak, ‘yurt içinde ve yurt dışında yürütüyor göründükleri yaygın eğitim, yardım, dayanışma faaliyetlerinin hatırına bunlara müsamaha gösterdik.’
Rapordan da anlaşılacağı gibi Fethullahçı terör örgütünün dini istismar ederek Müslümanları kandırdığını, devletin imkânlarını kullanarak millete silah çekecek kadar hain olduğunu ancak 15 Temmuz akşamı anlayabildik. Maalesef Fethullahçı yapı tarafından sadece Türkiye Müslümanları değil, bütün İslam âlemi kandırıldı. Bu nedenle Sayın Cumhurbaşkanımızın Şûra da belirttiği gibi ‘Artık bir yandan ülkemize ve milletimize yönelen bu hain saldırının müsebbiplerinden hesap sorma, bir yandan da muhasebe yapma zamanıdır.’ Evet, ikiyüzlülüğü, yalanı ve riyayı maske yapıp ruhsuz bir şekilde aramızda gezen, karakteri, kişiliği meşhule dönmüş, kendilerini Allah yerine Fethullahçı yapının liderine adayarak imansızlaşan Müslüman görüntüsündeki bu köle ruhlu yapıdan hesap sorarken, aynı zamanda yapılan hatalar gözden geçirilmeli, tekrar aynı hataya düşülmemelidir. Bunlardan hesap sorulmayacak olursa mazluma zulüm edilmiş olur. Bunların diğer İslam ülkelerindeki bütün faaliyetlerinin durdurulması için FETÖ analizi çok iyi yapılmalı, devletin her türlü imkanları kullanılarak tanıtılmalıdır.
Olağanüstü Din Şûrasında alınan kararlar bu nedenle önemlidir. Takibi yapılmalı, aksaklıklar giderilmelidir. Önümüzdeki yıllarda benzer olaylarla karşılaşmamak için bütün cemaat ve tarikat yapılanmaları dikkatle incelenmeli, dinde sapkınlığa yol açan düşünce, söylem ve eylemlere geçit verilmemelidir. Fitne ve fesadın önü kesilmelidir. Dini, etnik, ideolojik her türlü oluşumun tehdit olduğu bilinmelidir. Bu nedenle FETÖ ile imtihanımızda başarılı olmak zorundayız.”