2014 yılında Diyanet-Sen'den istifa ederek topluca Din-Bir-Sen'e geçen Kahramanmaraş yönetimi
Kahramanmaraş Din-Bir-Sen il teşkilatının 300 üyesiyle birlikte Diyanet-Sen’e geçtiği haberlerinin basında yer alması üzerine açıklama yapan Din-Bir-Sen Genel Başkanı Yusuf Özdemir, asparagas haberlerin kokusu çabuk çıkar! Çünkü boş haber, diyerek Şevket Bozdoğan’ın Diyanet-Sen’den Din-Bir-Sen’e geçtiği tarihlerde 15.03.2015 tarihinde basına yansıyan haberleri hatırlattı.
Din-Bir-Sen Genel Başkanı Yusuf Özdemir, o tarihlerde sendikamızı övenler şimdi yerden yere vurmaya çalışıyor. Şevket Bozdoğan’ın sendikamıza geçtiği tarihlerde sendikamızı överek şu ifadeler kullanılıyordu: ‘Türkiye genelinde "Diyanet ve Vakıf Hizmetleri" hizmet kolunda Diyanet İşleri Başkanlığı Merkez ve taşra teşkilatlanmasında emin adımlarla ilerleyen Din-Bir Sen’e ilgi her geçen gün artarak devam ediyor.
Kahramanmaraş’ta üyelerinin ortak, ekonomik, sosyal, kültürel, mesleki hak ve menfaatlerini korumayı ve geliştirmeyi temel amaç sayan, toplumumuzun sosyal, ahlaki, maddi ve manevi varlıklarının, temel hak ve özgürlüklerinin korunması için çalışan Din-Bir Sen…’
Şevket Bozdoğan’ın Kahramanmaraş İl Başkanı olarak ilk toplantısında yaptığı konuşmayı hatırlatan Özdemir, Sayın Bozdoğan o tarihlerde şunu söylüyordu: ‘Din-Bir Sen, İl genelinde ilkeli bir sendikacılık yapacaktır. Daha önce arkadaşlarımızla beraber bizde Diyanet sen üyesiydik. 2014 yılı sonlarında Diyanet Sen delege seçimlerine iki liste halinde girilmişti. Mevcut yönetim kendi listelerine destek veren, uzak mahallelerden gelen üyelere yol parası adında para dağıtmış karşı listeye destek verenlere bu dağıtımı yapmamıştır. Delege listemize alıyoruz diyerek üyeler dört farklı listelerle kandırılmıştır. Diyanet sen yönetimi diyanet camiasındaki paralelcilere mesafe koymamış ve üstelik prim vermiştir. Hatta yönetim ve delege listelerinde bu şahıslara yer vermiştir. Hatta paralelcilerin derneği olan İrfan derneğinde delege seçim gecesi toplanıp mevcut yönetimin kazanması için karar aldıkları iddia edilmiştir. Hiçbir gözle görülür bir hizmet bulunmazken, bazı üyelerin evlerinde verilen ikramların masrafları ödenmiş bazısına da teklif edilmiştir. Diyanet Sen başkanı kurum ile görevliler arasındaki sorunlara aracı olması gerekirken maalesef daha da tahrik edici girişimlerde bulunmuştur. İşte ayrılma sebeplerimizin bir kaçı bunlar. Arkadaşlarımızla geniş istişare sonucu Din Bir Sen’e geçme kararı aldık. İlkeli sendikacılığı burada elimizden geldiğince yapacağız. Hiç bir zaman sorunu değil çözümün parçası, çatışmadan yana değil, diyalogdan yana, yenilikçi ama asla geleneklerimiz reddetmeyerek, ben ruhu ile değil, biz ruhu ile hareket edeceğiz.’
Sayın Bozdoğan, özellikle paralelcilere destek konusunda Diyanet-Sen’in katkılarını açık bir şekilde ifade ediyor. Bugün Diyanet-Sen’e geçerken de 15 Temmuz ruhundan, birlik ve beraberlikten ve din görevlilerinin yararından ve güçlü bir Türkiye oluşmasından söz ediyor. Şimdi soruyorum; dün söylediklerin mi doğru, yoksa bugün söylediklerin mi? Yalancının mumu yatsıya kadar yanar! Şahsi menfaatlerini ön planda tutarak bir takım emellerine kavuşabilmek için Kahramanmaraş’ta görev yapan çok değerli din görevlilerini kullanmak din görevlisi kimliği altındaki bir insana yakışmaz. Dün söyledikleriyle çelişkiye düşen istikrarsız insanların din görevlilerine kazandıracağı bir şey olamaz. Davasını satanlarla aynı kulvarda mücadele edilmez. Hele pervasızca yalan söyleyenlerle asla… Bu itibarla Kahramanmaraş’ta görev yapan din görevlisi kardeşlerimizin bunları çok iyi değerlendirmesini istiyorum. Menfaatleri için yalan söyleyenler gün gelecek ortada kalacaktır.”