Samsun İl Müftüsü Veysel Çakı’nın göreve geldiği günden itibaren din görevlilerine adeta kan kusturan tutum ve davranışları nedeniyle ‘illallah’ dedirttiği, din görevlilerine hasmane tutumu, tehdit ve hukuka aykırı davranışları nedeniyle istenmeyen Müftü ilan edildiği iddia ediliyor.

Samsun Müftüsü Veysel Çakı hakkında sendikaya yazılı ve sözlü yoğun şikâyet gelmesi üzerine konuyu değerlendiren Din-Bir-Sen Genel Başkanı Yusuf Özdemir, “Sayın Müftü, kendisini yasa ve yönetmeliklerin üzerinde görüyor olmalı ki astığı astık kestiği kestik tutum ve davranışları nedeniyle din görevlilerine zulüm yaptığı iddiaları bizi şaşırtıyor.  Samsun’da görev yapan din görevlilerinden yoğun şikâyet alıyoruz. Artık buna dur demenin zamanı geldi,”  ifadelerini kullandı.

Özdemir, konuyla ilgili değerlendirmesini şöyle yaptı: “Müftü, görevlerin zamanında ve tam olarak yapılmasının yanı sıra, dairenin iş sürecinin etkili, verimli, amacına ve mevzuata uygun olarak yürütülmesini sağlar. Personelin moral ve motivasyonunu sağlar, onların uyum içerisinde çalışmasını temin eder. Personelinin performansının en üst seviyede olması için gerekli önlemleri alır. Emri altındaki personele eşitlik ve adalet ölçüleri içinde davranmak zorundadır. Müftü, emri altındaki personele rehberlik yapar. Onların mesleki olarak gelişmesini sağlar. Bilgi, beceri ve birikim kazanmalarını sağlar. Dolayısıyla bunları yerine getirirken, yükümlü bulunduğu hizmet ve görevleri mevzuata, plan ve programlara uygun olarak yerine getirmek ve yürütmekten sorumludur. Kısaca bir Müftü, kendisine emanet edilen makamın hakkını vermelidir.

Sayın Müftünün Samsun’a atandığı 29 Mayıs 2015 tarihinden bu yana din görevlilerini sürmenin, sürgünle tehdit etmenin ve hakaretin dışında elle tutulur bir icraatının görülmediği, bazı ilçe müftüleriyle birlikte din görevlilerine adeta kan kusturduğu, Sayın Müftünün, din görevlilerine karşı kin, nefret ve ötekileştirme duygusuyla hareket ettiği, din görevlilerine karşı baskıcı tutumuna bir anlam verilemediği iddia ediliyor. Yanlış, hukuka aykırı ve gayri adil uygulamalarının kurumun itibarını düşürdüğü, kuruma karşı güven duygularının zedelendiği belirtiyor. Din görevlilerinin en küçük kusurunda bile akla, vicdana ve yönetmeliklere aykırı tutum ve davranış sergilediği iddia edilen Sayın Müftü’nün Allah’ın hükümlerine göre hareket etmesini, affedici ve hoşgörülü olmasını bekliyoruz. Kendisini her şeyin üzerinde gören Sayın Müftünün en küçük kusurda bile derhal yer değişikliğiyle cezalandırma yöntemine başvurduğu gelen şikâyetler arasında. Din görevlilerine telefonla ya da makamına çağırarak hakaretler ettiği belirtiliyor. Hiçbir amirin emri altında çalışan insanlara hakaret etmeye hakkı yoktur. Sayın Müftü, idareciliği vurmak, kırmak, hakaret etmek, çoluğuyla çocuğuyla perişan etmek, sürmek şeklinde algılıyor. Kusurlu din görevlilerine ‘senin kalemini kırdım! Anandan emdiğin sütün burnundan getireceğim. Sana göstereceğim’ gibi tehditlerle mafya ağzıyla konuşmak bir müftüye yakışmıyor.”

Samsun İl Müftüsü Veysel Çakı ile ilgili gelen şikâyetleri Diyanet İşleri Başkanlığına bildireceklerini ve Müftü hakkındaki iddiaların yerinde incelenmesini isteyeceklerini belirten Yusuf Özdemir, makamlar hiç kimseye bakî değildir. Müftü de olsa, idarecilik yapan bir kişi görevini kanun, tüzük ve yönetmeliklere göre yapmak ve usulsüz işlemlerden kaçınmak zorundadır. Hele ki Müftülük makamında oturuyorsa daha dikkatli olması gerekir, ifadelerini kullanarak, “din görevlilerini düşman gören, onlara zulüm eden bir müftünün her zaman karşısında oluruz. Bu işin peşini bırakmayacağız.” Dedi.