Genel Başkan Yusuf Özdemir ve Genel Sekreter Menderes Ateş, İl Başkanı Tarık Sarıkaya ve Avanos İlçe Başkanı Tayfun Onur, Diyanet Sen’den istifa ederek Din-Bir-Sen’e katılan üyelere rozet takmak üzere bir araya geldiler.

İl ve İlçe Müftüleri ile Karapınar ve Koparan Kur’an Kursları ziyaret edildi.

Din-Bir-Sen heyeti ilk olarak Nevşehir İl Müftüsünü ziyaret ederek bir süre görüştüler. Daha sonra Avanos İlçe Müftülüğünde ziyarette bulundular.  Daha sonra Karapınar Kasabasında Kurra Hafız yetiştiren Şeyh’ül Kurra İbrahim Tanrıkulu Kur’an Kursunu ziyaret edildi. Karapınar da yapımı devam eden 300 kişilik yatılı Kur’an kursu inşaatını gezerek bilgi alan heyet, ardından Koparan da bulunan Kur’an kursunu ziyaret etti. Daha sonra buradaki üyelerle istişare toplantısı yapıldı.

Diyanet Sen’den istifa ederek Din-Bir-Sen’e katılan üyelere rozetleri takıldı.

Nevşehir’in Avanos İlçesinde Diyanet-Sen’den istifa ederek Din-Bir-Sen’e topluca katılan üyeler, Diyanet teşkilatı mensuplarının ayrışmaya, kin ve nefrete neden olan davranışlardan ve gerçek dışı söylemlerden bıktığını belirterek, Diyanet-Sen’den istifa etmelerinin altında yatan gerçeği açıkladılar.

Din-Bir-Sen’in söylemlerinde dürüst olduğunu ve din görevlilerinin hakkını korumaya çalışan tek sendika olduğunu belirten din görevlileri, “bizim hakkımızı korumaya çalışan, sorunlarımızın çözümü için özverili bir şekilde çalışan sendikanın Din-Bir-Sen olduğunu açıkça görüyoruz. Din görevlileri, yalancılardan da yalancıların yüzsüzlüğünden de bıktı” dediler.

Avanos da düzenlenen toplu geçiş törenine katılan din görevlileri, Din-Bir-Sen yönetiminin özverili çalışmalarından övgüyle bahsederken, hem sendikal mücadele hem de İslam davasına hizmet noktasında Din-Bir-Sen’in başarılı çalışmaları bulunduğuna dikkat çekildi. Her geçen gün büyüyen Din-Bir-Sen’in büyük bir aile olduğu, birlik ve beraberliğin en iyi şekilde korunarak emin adımlarla ilerlediği ifade edildi.

İstifa eden üyeler Diyanet-Sen’i topa tuttu.

Avanos da düzenlenen toplu geçiş töreninde konuşan din görevlileri Diyanet Sen’i adeta topa tuttular. Ümmetin ve din görevlilerinin sıkıntılarını göremeyen yetkili sendikanın sınıfta kaldığını belirten din görevlileri, “Diyanet Sen’e üye olan din görevlilerinin pek çok sorunu varken 81 İl Başkanlarına makam aracı almak ne kadar doğru? Ülkemizde bu kadar yoksul çocuk okula gidemezken, din görevlileri çocuklarını okutabilmek için burs bulamazken aidatlarımızla sefa sürenlerin makam araçlarıyla bizlere hava atarak ağalık yapmasına sessiz kalamayız. Diyanet Sen üyesi kardeşlerimizi uyarıyor ve soruyoruz: Bunların sorgulanması gerekmiyor mu?” dediler.

Yıllardır yetkiyi elinde bulunduran Diyanet Sen’in hiçbir soruna çözüm üretemediğini, din görevlilerinin sorunlarının çözümü için projesi bulunmadığını belirten din görevlileri şunları söylediler: “Diyanet Sen, İLİTAM’ı hallettiğini söyleyerek yalan söyledi. Rotasyonu durdurduklarını açıkladılar. Rotasyonda yapılan haksızlıklara göz yumdular. Kendilerinden olana yardımcı olurken, diğer din görevlilerini dışladılar. Hâlbuki Diyanet bir bütündür. Bizler din görevlisi kimliği ile haksızlık yapamayız, haksızlıklara göz yumamayız. Din görevlilerine haksız yere açılan soruşturmalara sessiz kaldılar. Rüzgâr ne taraftan eserse o tarafa yöneldiler. Hükümetin yaptığı icraatlara ‘biz yaptırdık’ açıklaması yaptılar. Din görevlilerinin aklıyla adeta alay ettiler. Zorda olan din görevlilerine yardım mı ettiler? Çocuklarını okutmakta zorlanan din görevlilerine destek mi oldular? Din görevlileri Hizmet İçi Eğitim Kurslarında muzdarip oldu. Ne yaptılar? Çocuklarımıza yurt mu yaptırdılar? Çocuklarımızın TDV Burslarından yararlanması için yardımcı mı oldular? Din görevlilerine haksızlıklar yapıldı. Bir kardeşimizin hakkını başka birine vermeye kalkarsanız bu haksızlıktır. Buna razı olamayız. Bugüne kadar yetkiyi almış olan STK’lar görev yapmadı. Eğer 15 Temmuz olduysa STK’ların görevini yapmadığından olmuştur.”

Diyanet-Sen’in ötekileştiren bir sendika olduğunu belirten üyeler, “din görevlisi kimliğine yakışmayan söylemler din görevlileri tarafından takip edilmektedir. İLİTAM, ROTASYON, vekil ve fahrilere 10 bin kadro verileceği sözleri yalandan ibaretti. Diyanet Hizmet Kolunda faaliyet gösteren ve yönetimini din görevlilerinin oluşturduğu bir sendikanın yalanlar üzerine sendikacılık yapması kabul edilemez. Yalanı hiçbir şekilde affetmiyoruz. Bize doğruları söyleyin ama asla yalan söylemeyin,” şeklindeki sözleri toplantıya damgasını vurdu.

Geniş katılımlı istişare toplantısı yapıldı.

Din-Bir-Sen’e yeni katılan üyelere rozetlerinin takılması ve tanışmanın ardından il merkezinde yapılan geniş katılımlı Din-Bir-Sen Nevşehir İstişare Toplantısında bir konuşma yapan Genel Başkanı Yusuf Özdemir, ‘vatan söz konusu olduğunda gerisi teferruattır’ diyerek, “sendika olarak vatanın çıkarlarını kendi çıkarlarımızın üzerinde görüyoruz. Bu gaye ile tek bir amaç için mücadele ediyoruz: Biz, ülkemizin kalkınması, milletimizin huzurlu yaşayabilmesi ve refah düzeyi yükselsin düşüncesiyle 16 Nisan da yapılacak olan referandumda Sayın Cumhurbaşkanımıza destek olmak için ‘evet’ diyeceğimizi açıkladık.” dedi.

Din görevlilerinin mesleki konularla ilgili beklentilerine de değinen Özdemir, “Dün ‘İLİTAM tamam’ diye açıklama yapanlar bugün ‘Diyanet çalışanlarına sınavsız lisans tamamlama hakkı verilmesini istiyoruz’ diye açıklama yapıyorlar. Din-Bir-Sen olarak bunların yalan söylediklerini daha önce açıklamıştık. Hani İLİTAM tamamdı. Bugün söyledikleri yalanları kendi ağızlarından ikrar ediyorlar. Güvenirliliğini kaybetmiş bir sendikanın ardından gidenler bunu iyi düşünmeli... Yalan söyleyerek sendikacılık yapılmaz. Din-Bir-Sen'in söylediklerinin doğru olduğu nihayet kendi ağızlarından teyit edilmiş oldu. Allah'ın adaleti şaşmaz. Gün gelir kendi ağzından böyle itiraf ettirir. Şimdi Peygamber Varisi unvanını önünüze koyup düşünün! Bu sendikanın arkasından gidilir mi?” dedi.

Yanlışı bende yapsam arkamda durmayın.

Özdemir, konuşmasına şöyle devam etti: “Eğer Din-Bir-Sen yönetimi yanlış yaparsa, verdiği sözü tutmazsa, sözünün arkasında durmazsa, din görevlilerinin hakkını savunamazsa, haksızlıklara göz yumarsa bütün samimiyetimle ifade ediyorum; hiç kimsenin tesiri ve esareti altında kalmadan istifa edeceksiniz. ‘Bu sendikanın arkasında durmam diyeceksiniz’  Cesur olun, yürekli olun hiçbir şeyden korkmayın.”