Çalışanlar Birliği Sendikalar Konfederasyonu ( ÇALIŞAN SEN-KON) ve Din-Bir-Sen Genel Başkanı Yusuf Özdemir, Şırnak’ın Şenoba beldesinde meydana gelen elim helikopter kazası ile Diyarbakır’ın Lice kırsalındaki çatışmada şehit düşen 3 asker için “16 canımızın şehit düşmesi yüreğimizi yaktı” ifadelerini kullandı.
Özdemir, konuyla ilgili yazılı açıklamasında, “31 Mayıs 2017 Çarşamba günü milletimiz için kara bir gün… 16 canımız, 16 yiğit vatan evladımız toprağa düştü. İçimiz yanıyor. Büyük acı içerisindeyiz” dedi. Özdemir, sözlerinin devamında şunları söyledi: “31 Mayıs 2017 Çarşamba günü, Şırnak Şenoba Tugay Komutanlığından kalkış yapan bir helikopterin kalkışından kısa bir süre sonra yüksek gerilim hatlarına takılarak düşmesi sonucunda içinde komuta kademesinden 13 askerin şehit düşmesi hepimizi üzüntüye boğdu. Öte yandan Diyarbakır’ın Lice kırsalında teröristlerle girilen çatışmada 3 askerin daha şehit düşmesi ile acı bilançonun 16’ya çıkması milletin yüreğini yaktı.
Ancak bizleri teselli eden tek şey bu aziz vatan evlatlarının şehit sıfatıyla Rabb’imizin katına varmalarıdır. Rabbim, onları makamların en güzeli ile şereflendirdi. Bilinmelidir ki Allah sevdiği kulları dışında herkese bu makamı nasip etmez. Yüce Kitabımız Kur’an’da belirtildiği gibi nebiler, sıdıklar, şehitler, Salihler, fazilet yönüyle birlikte anılmaktadır.
Nisa Sûres 69. Ayet de bu noktaya işaret edilmektedir:“Allah’a ve Peygambere itaat edenler, işte bunlar; Allah’ın kendine nimet verdiği peygamberlerle, sıddîklarla, şehitlerle ve salihlerle beraberdirler. Bunlar ne güzel arkadaştır”
Bakara Sûresi 154. Ayette,“Allah yolunda öldürülenlere ‘Ölüler’ demeyin; zira onlar diridirler, fakat siz farkında değilsiniz”, Âl-i İmran Sûresi 157. Ayette, “Allah yolunda öldürülür veya ölürseniz, size Allah’tan onların topladıklarından hayırlı bir mağfiret vardır” ve Âl-i İmran 169 – 170. Ayetlerinde de, “Allah yolunda öldürülenleri ölü saymayın, aksine Rableri katında diridirler. Allah’ın bol nimetinden onlara verdiği şeylerle sevinç içinde rızıklanırlar. Arkalarından kendilerine ulaşamayan kimselere, kendilerine korku olmadığını ve üzülmeyeceklerini müjde etmek isterler.”
Sınırları korumak, yurt sathında Müslüman’ın canını, malını, ırzını ve dinini korumak, bu uğurda savunmaya katılmak, Allah yolunda, vatan ve milleti uğruna en tehlikeli görevleri yapmak, hava şartlarına aldırmadan ölümü göze alarak yola çıkmak fedakârlıkların en büyüğüdür. Şereftir, en büyük fazilettir. Ayeti kerimeler buna işaret etmektedir.
Millî şairimiz Mehmed Akif Ersoy’da şehitlik mertebesinin büyüklüğü ve kutsiyetini şu mısralarda ifade etmiştir.
Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdad inerek öpse o pâk alnı değer.
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana ağuşunu açmış duruyor Peygamber.
Acımız çok büyük. Ancak tek tesellimiz şehitlerimizin ulaştığı makam ve fazilettir. Aziz vatanımızın yiğit evlatları şehitlik mertebesine ulaştı. Şehitlerimize Yüce Allah’tan rahmet, ailesi, yakınları, milletimiz ve Türk Silahlı Kuvvetlerimize sabır ve başsağlığı diliyorum.”