Din-Bir-Sen Genel Başkanı Yusuf Özdemir, Camiler ve Din Görevlileri Haftası’nın başlaması nedeniyle bir kutlama mesajı yayınladı.
“Mescitler benim evimdir!” diyen Cenabı Allah’ın İslâm medeniyetinin asırlardır süregelen varlığıyla camileri İslâm medeniyetinin ve özgürlüğünün sembolü haline getirdiğini belirten Özdemir, İslâm coğrafyasında ezansız bir kentimiz yoktur. Allah’a şükürler olsun ki ezanların susturulduğu günlerden ezanların semaları süslediği günlere geldik, diyerek açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Camiler, İslâm kültürünün önemli merkezlerinden birini ifade eder. Hz. Peygamber de Medine’ye vasıl olur olmaz camii inşa ettirmiştir. Camilerimiz, Müslümanların sadece ibadet ettiği birer mekân değil, aynı zamanda medeniyetimizin ilim, irfan, ahlak, sevgi, saygı, hoşgörü, merhamet, şefkat ve yardımlaşma duygularının geliştiği birer irfan yuvaları olmuştur. Bu nedenle camiler, bulunduğu toplumun ruhunu geliştiren en önemli merkezler biridir.
Makamı, mevkii, rengi, dili, sosyal durumu ne olursa olsun bir araya gelen Müslümanlar kardeşlik duygularıyla birbirlerine yaslanmış, bu duyguların geliştirdiği birlik ve beraberlik ruhuyla huzura ve mutluluğa ermişlerdir. Bu nedenle camiler, bir Müslüman için yaşamın ana ilkesi, hayatın kaçınılmaz koşulu olmuştur. Camiler, bir rahatlama, huzur duyma, manevi iklimin engin coşkusuyla ruhun sevince boğulduğu yer olmuştur. Kalplerin birleştiği yerde birbirine inanan ve güvenen insanların çoğalmasını sağlamıştır. Camiler, birbirimizi anlamamızı ve tanımamızı sağlamıştır.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nca bu seneki Camiler ve Din Görevlileri Haftası’nın teması ‘Camii, Şehir ve Medeniyet’ olarak belirlenmiştir. Bir haftalık program sürecinde çeşitli etkinlikler yapılarak camilerin hayatımızdaki yeri ve önemi anlatılacaktır. Şüphesiz bu anlatım ve etkinliğin en önemli kahramanları İmam Hatiplerimiz ve Müezzin Kayyımlardır. Cemaatle, öğrenciyle, vatandaşla birebir ilişki halinde olan, gece gündüz demeden özverili bir şekilde görev yapan, görev mahallinin ve görev saatlerinin tehlikesine aldırmadan Allah’ın hikmetini ve hükümlerini anlatan, Hz. Peygamber’in yeryüzündeki mirasçıları, gönül elçileri, aydınlatıcı ve rehberleri ile bu hafta taçlanacaktır. Gönül isterdi ki, Camiler ve Din Görevlileri Haftası’na girerken din görevlilerinin bütün sorunları çözümlenmiş, mutlu ve geleceğinden emin bir şekilde gönül huzuruyla haftaya iştirak edilmiş olsun. Sayın Başkanımız Ali Erbaş’ın bu sorunların üstesinden gelerek gelecek yıllarda dilediğimiz şekilde hafta kutlanmasını temenni ediyorum. Ayrıca bazı müftülüklerdeki din gönüllüsü kardeşlerimiz arasında yapılan ayrımcılığın ve ötekileştirmenin ortadan kaldırılmasını ve din görevlilerine eşit davranılmasını istiyoruz.
Bu vesileyle Camiler ve Din Görevlileri Haftası’nın başta Diyanet teşkilatı olmak üzere ülkemizdeki Müslüman kardeşlerimize hayırlara vesile olmasını diliyorum. Camilerimize ve din hizmetleri noktasında cemaatlere ve toplumumuza hizmeti geçen din görevlilerine ve toplumun her kesimine ayrı ayrı şükran borçluyuz. Onlara da teşekkürü bir borç biliyorum. Ahrete intikal edenlere Allah’tan rahmet, hayatta olanlara ise sağlık, huzur ve mutluluk diliyorum.”
