Çalışan-Sen ve Din-Bir- Sen Genel Başkanı Yusuf Özdemir Banka Promosyonları konusunda sert açıklamalarda bulundu:
Promosyonda rekabet şart
Promosyon kuralının sadece devlet bankaları arasında yapılmaması gerektiğini dile getiren Özdemir; promosyon özendirmelerinde rekabet piyasasının sağlıklı çalışması için şeffaf davranılması gerektiğini söyledi.
Promosyonda tercih özgürlüğü olmalı
Sen devlet memurusun, sen devletin bankasında çalışırsın söylemine karşı olduklarını dile getiren Özdemir, Diyanet İşleri Başkanlığı çalışanları olarak katılım bankalarından yana tercih kullanılmasını anlamlı, taşradaki en ücra yerlere ulaşamama da yaşanan sıkıntı hususlarında da bu kararın anlamsız olduğunu hatırlatmak istiyorum dedi.
Müftülükler takip etmeli
Bu güne kadar müftülüklerimiz bulundukları illerde bankaların çalışma koşullarını, hizmet koşullarını ilçeye göre değerlendirip terci yaparken bugün merkezde alınan kararın yansımalarını taşrada olumsuz görebiliyoruz dedi.
Bilindiği üzere Diyanet İşleri Başkanlığı merkez ve taşra teşkilatının maaş ihalesine ilişkin çalışmalar bu güne kadar müftülüklerin kontrolüyle sağlanıyordu.
Bütün bankaların teklif verebildiği promosyon ihalesi ciddi bir rekabeti beraberinde getirdiği gibi Diyanet İşleri Başkanlığı personeli ile çalışmak isteyen bankalar en yüksek promosyon bedelini verebiliyorlardı.
Katılım bankalarının açılması ile birlikte Diyanet İşleri Başkanlığı bankacılık faaliyetlerini bu bankalardan tedarik etmeye başladı.
Bir çok bankanın bulunduğu ülkemizde rekabet piyasasını harekete geçirmek için bütün bankalardan teklif alınabilir, bütün katılım bankaları bu hususa dahil edile bilirdi.
Fakat kurumsal anlamda başkanlık nezdinde yapılan çalışma aynı zamanda devlet bankaları ile çalışmayı öncelikli husus haline getirmiş oldu.
Bu durum çalışanın alacağı promosyon bedellerine yansıyarak en düşük rakamlarla çalışma koşulu getirmiş oldu.
Oysa taşra teşkilatlarının bu hususla ilgili bölgesel bankacılık usulüyle promosyon çalışması yapması hem rekabeti hem de diyanet teşkilatının daha iyi bir promosyon elde etmesini sağlıyordu.
Yapılan promosyon çalışmasının öncelikle Türk Diyanet Vakıf Sen sonrasında Din-Bir-Sen olarak itirazlarımızı iletmiş olduğumuzu üyelerimizin bilmesini istiyoruz dedi.
Beş Din Görevlisinin maaşını alan sendika tabi ki bizi anlayamaz
Özdemir Yetkili sendikanın kısa bir mesajla geçiştirdiği promosyon hususu belki onlara göre önemsiz küçük bir rakam olabilir.
Beş din görevlisin aldığı maaşı alan kişilerin promosyon rakamlarını önemseyeceğini tabi ki düşünemeyiz ama ülke gerçekleri ve teşkilatımızın geçim sıkıntıları ortadayken bu hususlara karşı duyarsız kalacağımız düşünülemezdi dedi.
Yaptığımız itirazları Anayasa mahkemesine de taşıyoruz
Özdemir; Alınmış olan kararın bozulmasını sağladık ama Diyanet İşleri Başkanlığının itirazları sonucu Danıştay’ın bozduğu kararı şimdi de Anayasa Mahkemesine taşıdığımızı üyelerimizin bilmesini istiyoruz ifadelerini kullandı.